ARVELES 50 MG/ 2 ML ENJEKTABL ÇÖZELTİ İÇEREN 10 AMPÜL

Propionik asit türevi antienflamatuar.
Yetişkinde 25-75mg/gün.
Kontrendikasyon; aşırı duyarlılık, gastrointestinal ülser, kanama bozukluğu olan hastalar, Crohn hastalığı veya ülseratif koliti olan hastalar, şiddetli kalp yetmezliği olan hastalar, orta veya şiddetli böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalar, şiddetli karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalar, hemorajik diatezi veya diğer pıhtılaşma bozukluğu olan veya antikoagulan tedavisi gören hastalar, gebelik ve laktasyon dönemleri.
Etkileşim; diğer antienflamatuar ilaçlar, antikoagulanlar, heparin,tiklopidin, lityum, metotreksat, hidantoinler, sülfonamidler, diüretikler, antihipertansifler, pentoksifilin, zidovudin, düşük molekül ağırlıklı heparinler, siklosporin, takrolimus, trombolitikler.
Yan etkiler; bulantı, kusma, dispepsi, uyku bozuklukları, anksiete, vertigo, bitkinlik...

Bu sitede ve verilen linklerdeki bilgilerin eksik veya hatalı olmasından ve uygulanmasından oluşacak zararlardan site sahibi sorumlu tutulamaz. İlaç kutusunda bulunan prospektüsler daha geniş ve güncellenmiş bilgi içerirler.

Lütfen doktorunuza danışmadan hiçbir ilaç kullanmayınız !

DOLOREX 50 MG 20 DRAJE

Analjezik, antipiretik ve antienflamatuar.
Yetişkin 100-200mg/gün 3-4 dozda.Lokal günde 3-4 kez.
Gebelik kategorisi C. Anne sütüne geçer.
Kontr; aşırı duyarlılık.Koroner cerrahi ağrılarında kullanılmamalı.Fetusta duktus arteriosus'un erken kapanmasına yol açabileceğinden gebeliğin son döneminde kullanılmamalı.
Etkileşim; ACE inhibitörleri, aspirin, furosemid, thiazidler, lityum, methotreksat, siklosporin, nonsteroid antienflamatuarlar, oral antikoagulanlar.
Sık yan etkiler; bulantı, kusma, dispepsi, karın ağrısı, diare, konstipasyon, somnolans, insomni, baş dönmesi, baş ağrısı, sersemlik.

Bu sitede ve verilen linklerdeki bilgilerin eksik veya hatalı olmasından ve uygulanmasından oluşacak zararlardan site sahibi sorumlu tutulamaz. İlaç kutusunda bulunan prospektüsler daha geniş ve güncellenmiş bilgi içerirler.

Lütfen doktorunuza danışmadan hiçbir ilaç kullanmayınız !

GAVISCON 500 MG 200 ML LİKİT

FORMÜLÜ:
Her 10 ml’de; etken madde olarak 500mg sodyum aljinat, 267mg sodyum bikarbonat, 160mg kalsiyum karbonat ve ayrıca koruyucu (metil paraben, propil paraben), tatlandırıcı (sakarin sodyum, peppermint oil) içeren beyaz ve hafif krem renkli oral likit.

FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ:
Nane lezzetinde bir likittir. Gaviscon Likit, alındıktan sonra mide asidi ile reaksiyona girerek mide içinde hareket eden ve pH’sı mide muhtevasından daha yüksek olan bir jel meydana getirir. Ciddi durumlarda jel, kendisi özofagusa doğru geri gidebilir ve tahriş olmuş mukozayı koruyarak daha fazla enflamasyonu önler, iyileşme başlar.

ENDİKASYONLARI:
Gaviscon, mide asidi ve safranın özofagusa doğru reflüsünden kaynaklanan ağrıları, doğrudan doğruya reflüyü baskı altında almak suretiyle ortadan kaldırır. Gebeliktekiler dahil mide yanmaları, reflü özofajit, regurjitasyon ve retrosternal distres durumlarında endikedir.

KONTRENDİKASYONLARI:
Belirli bir kontrendikasyonu veya etkisi rapor edilmemiştir.

UYARILAR VE ÖNLEMLER:
10ml Gaviscon Likit 141mg (6.2 mmol) sodyum içerir. Bu durum böbrek ve kardiyovasküler probleminden dolayı sıkı bir tuz rejiminde bulunanlar için önemli olabilir. Aljinatlar gastrointestinal sistemden emilmediği için Gaviscon Likit laktasyonda ve hamilelikte kullanılabilir.

YAN ETKİLER:
Hiçbir yan etkisi rapor edilmemiştir.

BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

İLAÇ ETKİLEŞMELERİ:
Gaviscon tetrasiklin grubu antibiyotiklerin resorpsiyonunu ve aktivitesini azaltabilir. Bu nedenle, bu tür ilaçlarla Gaviscon’un alınması arasında en az bir saatlik ara bulunması gerekir.

KULLANIM ŞEKLİ VE DOZU:
Gaviscon Likit, oral yolla kullanılır. Yetişkinler ve 12 yaşından büyük çocuklar için dozaj; yemeklerden sonra ve yatarken 10-20ml likit (ölçek içindedir). 12 yaşından küçük çocuklar için dozaj; yemeklerden sonra ve yatarken 5-10ml likit. Arzu edilirse Gaviscon Likit standart dozu, eşit hacmi geçmeyen miktarda su ile seyreltilip, iyice karşılaştırılarak alınabilir.

DOZAŞIMI VE TEDAVİSİ:
Gaviscon’un etkisi, çoğunlukla fiziksel olduğu için overdosage (doz aşımından dolayı) rahatsızlık ve tehlike rapor edilmemiştir. Meydana gelmesi muhtemel abdominal gerginlik ise konservatif olarak tedavi edilir.

SAKLAMA KOŞULLARI:
30o C nin altında, serin ve kuru bir yerde saklanmalıdır. Buzdolabına koymayınız. Çocukların ulaşamayacağı yerlerde ve ambalajında saklayınız.

TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ VE AMBALAJ İÇERİĞİ:
100ml’lik ve 200ml’lik renkli şişelerde satışa sunulmuştur. Nane lezzetinde bir likittir.

PİYASADA MEVCUT DİĞER FARMASÖTİK DOZAJ ŞEKİLLERİ:
Gaviscon Tablet (çiğneme tabletleri) 60 tabletlik ambalajlarda.

ECOPIRIN 150 MG 20 E. TABLET

Endikasyonları

100 mg/ 150 mg/ 300 mg: tromboembolik hastalıklardan korunmada veya bunların tedavisinde; 500 mg: her çeşit ağrıda kullanılır.

Kontrendikasyonları

Mide, duodenum ülseri, hemofili ve hemorajik diyatez, salisilat allerjisi, oral antikoagülan kullananlar, şiddetli karaciğer ve böbrek yetersizliği, heparin tedavisi görenler.

Uyarılar Önlemler

Hamilelerde güvenirliği kanıtlanmamıştır, emzirenler kullanmamalıdır, karaciğer ve böbrek hastalarında dikkatli kullanılmalıdır. Cerrahi müdaheleden 1 hafta önce ilacı kullanmayı bırakmalıdır

Yan Etkileri

Gastrointestinal yan etkiler sıktır. Kanama ve pıhtılaşam zamanı uzayabilir.

Etkileşimler

Antikoagülanlar, kortikosteroidler, metotreksat, non-steroid antienflamatuar ilaçlar, fenitoin ve oral antidiyabetiklerle kullanılrken dikkatli olunmalıdır.

Dozu Kullanma

Tromboembolik hastalıkların profilaksi ve tedavisinde günde kilo başına 1-3 mg'dır. 500 mg: Analjezik etkisinden yararlanmak için genellikle günde 3 defa 1 tablettir. Antienflamatuar etkisi için doz günde 3 g üzerinde olmalıdır.

Priligy 30 mg

Paris'te bu yıl 3'üncüsü düzenlenen Uluslararası Cinsel Tedaviler Kongresi'ne 'erken boşalma' tedavisinde çığır açan ilk reçeteli ilaç damgasını vurdu. İlaç 6 aylık bir kullanım sonunda, boşalma süresini 3.5 kat artırıyor. Türkiye'de satışı için, Sağlık Bakanlığı'na ruhsat başvurusu yapılan ilacın, 6 ay içinde piyasaya sürülmesi bekleniyor. İlacın cinsel ilişkiden 3 saat önce, 1 bardak suyla alınması gerekiyor. Sağlık Bakanlığı, tüm dünyada sadece reçeteyle satılabilecek olan ilaç hakkındaki incelemesini sürdürüyor. Milyonlarca erkeği ve partnerini sevindirecek ilacı, Uluslararası Cinsel Sorunlar ve İktidarsızlık Araştırmaları Derneği (ISSIR) Başkanı ve Lille Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Jacques Buvat ile Milano San Raffaele Resnati Hastanesi Jinekolojik Cinsel Tedaviler Merkezi Başkanı Dr. Alessandra Graziottin anlattı.

6 BİN HASTADA DENENDİ
Prof. Dr. Buvat, ilacın araştırma aşamasında 24 hafta boyunca 22 ülkede 6 bin hasta üzerinde denendiğini, boşalma süresinin uzatılması, boşalmanın kontrolü ve stres seviyesinin azaltılmasında etkili sonuç alındığını söyledi. Prof. Dr. Buvat, cinsel ilişkiden 1- 3 saat öncesinde oral yolla alınarak uygulanan ilacın, 18-64 yaş grubundaki erkeklerde etkisinin kanıtlandığını belirtti. Erken boşalan erkeklerin, eşlerinin yüzde 48'inin hiç orgazm yaşamadığını, bir orgazmın ortalama 0.8 saniye sürdüğünü söyleyen Prof. Dr. Buvat, " İlacın 6 aylık bir kullanım sonucunda, boşalma süresini 3.5 dakika uzattığını kanıtladık. Bu da kadına çok sayıda orgazm şansı veriyor" dedi.

İKİ ERKEKTEN BİRİ MUTSUZ
Erken boşalma sorunu olan erkeklerin eşlerinin yüzde 52'sinin orgazm sorunu yaşadığını belirten Prof. Dr. Jacques Buvat, şunları söyledi: "Ortalama 1 dakikanın altındaki boşalma süresi, erken boşalma kabul ediliyor. Bu sorunu yaşayan erkeklerin yüzde 50'si, yani her 2 erkekten biri ciddi özgüven sorunu yaşıyor. Tatmin olma duygusu önemli ölçüde azalırken, genel yaşam kalitesi düşüyor. İş ve özel hayatında sorunlar yaşıyor. Etken maddesi Dapoksetin olan yeni bir tedavi olanağı sunan bu ilaç sayesinde, çözüm için ilk defa medikal yöntem geliştirildi" dedi.

YÜZDE 99 BAŞARI
Priligy adlı ilacın, 30 ve 60 mg'lık kapsüller halinde Avusturya, Finlandiya, Almanya, İtalya, İspanya, Portekiz ve İsveç'te piyasaya sürülmesi için onaylandı. Araştırmaya katılan 6 bin erkekten sadece yüzde 1'i mide bulantısı yüzünden kullanmayı bıraktı. 100 erkekten 99'u 30 miligramlık dozun yeterli olduğunu bildirdi.

Dapoksetinin Erken Boşalma Önleyici ilaç

Paris’te düzenlenen Üçüncü Uluslararası Cinsel Tıp Dernekleri Kongresi’nde ISSIR (Uluslararası Cinsel Sorunlar ve İktidarsızlık Araştırmaları Derneği) Başkanı Prof. Dr. Jacques Buvat, 22 ülkeden, altı bin erken boşalma sorunu bulunan erkek üzerinde denenen dapoksetinin boşalma süresini üç katına kadar uzatabildiğini söyledi.

Prof. Dr. Buvat, “Sadece reçeteyle satılabilen ilacı 18-64 yaş arasındaki erkekler kullanabilir. Söz konusu ilaç, boşalma süresinin uzatma, boşalmanın kontrolü ve erken boşalmaya bağlı stres seviyesinin azaltılmasında etkin bir çözüm sağladı. Libido ve ereksiyon üzerindeki olumsuz etkisi yok. 24 saatte bir dozdan fazla alınmamalı” dedi.

Boşalma süresinin erkekten erkeğe değiştiğini ancak genel olarak bir-on dakika sürdüğünü belirten Prof. Dr. Buvat, “Ortalama süre dört-beş dakika. Boşalma, bir dakikadan önce oluyorsa erken. Erken boşalma sorunu bulunan grubun ortalama süresi 30 saniye” dedi.

Dr. Alessandra Graziottin “Erken boşalma, ereksiyon sorunundan daha sık görülüyor. Erkekler bu konuda konuşmayı sevmiyor ve yüzde 40 oranında alkole sığınıyor” dedi.

BEPANTHENE 30 GR POMAD

İlaç Formülü

Ampul: Dexpanthenol,500 mg Pastil: Dexpanthenol,100 mg Merhem-Krem: Dexpanthenol, 50 mg/g Dekspantenol Özellikleri: Dekspantenol, organizmada pantotenik aside dönüşür ve aynı etkiye sahiptir. Dekspantenolün absorbe olabilme yeteneği daha fazla olup, bu da özellikle lokal uygulama ve tedavi açısından önemli bir özelliktir. Ko-enzim A'nın sentezi için organizmanın pantotenik aside ihtiyacı vardır. Bu koenzim normal metabolik faaliyetlerin sürdürülmesi için çok gereklidir.

Endikasyonları

Ampul: akroparastezi, bacak ülseri, bademcik ameliyatından sonra, barsak atonisi, bronşit, diş çekiminden sonraki yaralar, farenjit, kolit, larenjit, protez vurmaları, saç gelişmesi bozukluğu, stomatit, trakeit, Pastil: ağız ve boğaz antiseptiği olarak, Krem Merhem: anal fissür, dudak herpesi, meme başı regadı, pişik serviks erozyonu, yanık, yara,

kontrendikasyonları

Glokom veya içerdiği maddelerden herhangi birine duyarlılık durumunda kontrendikedir.

Yan Etkileri

Sersemlik, görme bozukluğu, kusma, taşikardi, ağız kuruluğu ve uyuklama gibi yan etkiler görülebillr.

Etkileşimler

Benzac ile birlikte haricen kullanılabilen ilaçlarla bilinen bir etkileşimi yoktur.

Dozu Kullanma

Ampul: Günde 1 ampul veya haftada bir kaç ampul. Pastil: Günde2-6 pastil Krem-Merhem: Merhem özellikle kuru ciltlerde ve krem sulu lezyonlarda kullanılmak üzere günde 2-3 defa uygulanır.

NOVALGIN 500 MG 20 TABLET

İlaç Formulü

2 ml’lik bir ampul, 1g metamizol sodyum ve a.d. 2 ml. enjeksiyonluk distile su içerir. * 5 ml’lik bir ampul, 2.5 g metamizol sodyum ve ad. 5ml enjeksiyonluk distile su içerir. * 5ml (=1 ölçek)şurup, 250mg metamizol sodyum, tatlandırıcı şeker, koruyucu potasyumsorbat, sodyumbenzoat, boyar madde eritrosin ve ahududu aroması içerir. Bir ölçeğin karbonhidrat içeriği 3.6g glukoza eşdeğerdir. * Bir tablet 500 mg metamizol sodyum içerir.

Endikasyonları

Novalgin enjeksiyonuna ancak oral veya rektal uygulamanın uygun olmadığı aşağıdaki durumlarda başvurulmalıdır: -Şiddetli akut ağrılar (örneğin tümör ağrıları, yaralanmalar, postoperatif ağrılar ). -Mide-barsak kanalına, safra yollarına, böbrek ve alt idrar yollarına ait şiddetli akut ağrılar. -Başka önlemlerle, örneğin soğuk nemli kompresle düşürülemeyen yüksek ateş. Novalgin enjeksiyonunun hafif ağrılı durumlarda ve uzun süreli tedavilerde kullanımı tavsiye edilmez.

Kontrendikasyonları

Pirazolon alerjisi veya entoleransı (örneğin metamizol, izopropilaminofenazon, propifenazon, fenazon veya fenilbutazon içeren ilaçlara aşırıduyarlık) olan hastalarda, hepatik porfiri, doğuştan glikoz-6-fosfat-dehidrogenaz eksikliği, kan diskrazileri gibi bazı metabolizma hastalıklarında Novalgin kullanılmamalıdır.

Uyarı Önlemler

Kan basıncı 100 mm Hg'nin altında olanlarda, dolaşımı stabil olmayanlarda (ör. miyokard enfarktüsünde kalp yetmezliği başlıyorsa, politravmalarda, şok başlangıcında ) daha önceden kan yapımı bozulmuş olanlarda ( ör. sitostatik tedavi sonucu ) Novalgin çok dikkatle ve yalnız doktor gözetiminde kullanılmalıdır. Bronş astması veya özellikle saman nezlesi şeklinde belirtilerin eşlik ettiği kronik solunum yolu enfeksiyonu olan hastalar veya çeşitli ağrı ve romatizma ilaçlarına karşı aşırı duyarlığı (analjezik astması, analjezik entoleransı) olan kişiler Novalgin kullandıkları zaman astma veya şoka maruz kalabilirler. Bu hastalar kendi durumları hakkında doktoru önceden bilgilendirmelidirler. Aynı öneri, az miktarda alkol aldıkları zaman aksıran, gözleri yaşaran,yüzde şiddetli kızarmadan şikayet eden veya besin maddelerine, kürklere,saç boyalarına, konservasyon maddelerine karşı deri reaksiyonları, kaşıntı, ürtiker gibi aşırı duyarlık gösteren hastalar için de geçerlidir. Analjezik entoleransı gerçekten nadir ortaya çıkan bir hastalık tablosu olmakla birlikte parenteral uygulamada şok ihtimali enteral uygulamaya oranla daha yüksektir. Böyle bir durumla karşılaşılmaması için hastanın özgeçmişi dikkatle araştırılmalıdır. Böbrek fonksiyonu ile etkileşme olasılığı nedeniyle, tıbbi zorunluluk olmadıkça, Novalgin 3 aylıktan küçük veya 5 kg'dan düşük ağırlıktaki bebeklere uygulanmamalıdır. Gebelik sırasında, özelllikle gebeliğin ilk 3 ayı ile son 6 haftası içinde ancak kesin bir endikasyon varsa Novalgin kullanılmalıdır. Novalgin tedavisi sırasında aşırı duyarlık reaksiyonları görülebilir. Bunların en önemli olanları şok ve agranülositoz, lökopeni, trombositopeni gibi kan tablosu bozukluklarıdır (Yan etkiler/advers etkiler bölümüne bakınız). Her iki reaksiyon da nadiren görülür, ancak hayatı tehdit edici olup komplikasyonsuz uygulamadan sonra dahi ortaya çıkabilir. Uzun süreli kullanımlarda kan kontrolleri yapılmalıdır. Anaflaktik şok görülürse aşağıdaki önlemler alınmalıdır. Terleme, bulantı, siyanoz gibi ilk belirtiler ortaya çıktığında enjeksiyona derhal son verilir. Mutad olarak alınan diğer önlemlerle birlikte hasta başı aşağıya gelecek şekilde yatırılır ve solunum yolu açık tutulur. Derhal uygulanması gereken ilaçlar: i.v. yoldan adrenalin(epinefrin): Bunun için piyasada mevcut 1/1000'lik bir epinefrin çözeltisinin 1 ml'si 10 ml ye seyreltilir ve bunun 1 ml'si (0.1 mg epinefrin) nabız ve kan basıncı kontrol edilerek yavaş bir şekilde zerkedilir (kalp ritm bozukluklarına dikkat!). Gerekirse epinefrin enjeksiyonları tekrarlanabilir. Daha sonra i.v. yoldan glukokortikoidler, örneğin 250-1000 mg metilprednizolon uygulanır. Bu dozlar normal ağırlıktaki bir erişkin için önerilen dozlardır. Çocuklarda vücut ağırlığı ile bağlantılı doz azaltılması yapılmalıdır.Gerekirse bu dozlar tekrarlanabilir. Bunu takiben plazma ekspander Human Albumin, tam elektrolit çözeltisi gibi solüsyonlarla i.v. yoldan volüm substitüsyonu yapılır. Diğer tedavi yöntemleri: Suni solunum,oksijen inhalasyonu ve antihistaminikler. Zaman zaman İdrarın renginde kızarma görülebilir. Bu durum zararsızdır, metabolit rubazonik asitin itrahına bağlıdır.

Yan Etkileri

Novalgin'in başlıca yan etkileri aşırı duyarlık reaksiyonlarından ileri gelmektedir. Bunların en önemli olanları şok ve agranülositoz, lökopeni, trombositopeni gibi kan tablosu bozukluklarıdır. Her iki reaksiyon da nadiren görülür, ancak hayatı tehdit edici olup komplikasyonsuz uygulamadan sonra dahi ortaya çıkabilir. Şok tablosu, soğuk ter, baş dönmesi, uyuşukluk, bulantı, deri renginin solması, solunum güçlüğü şeklinde ortaya çıkabilir.Yüzde şişkinlik, kaşıntı, kalp bölgesinde darlık hissi, nabızda artış, kol ve bacaklarda soğukluk hissi (kan basıncında şiddetli düşme) olabilir. Bu belirtiler enjeksiyondan sonraki bir saat içinde ortaya çıkabilir. Belirtilerin bir veya birkaçı farkedildiğinde derhal doktora başvurulmalıdır. Doktor gelinceye kadar hasta başı aşağıya gelecek şekilde yatırılmalı ve solunum yolu açık tutulmalıdır (Uyarılar/önlemler bölümüne bakınız). Çok yüksek ateşi (hiperpireksi) olanlarda ve/veya enjeksiyonun hızlı yapılmasını takiben, aşırı duyarlık reaksiyonlarının başka belirtileri olmaksızın, doza bağlı olarak kan basıncında şiddetli düşme görülebilir. Diğer önemli bir istenmeyen etki olan agranülositoz, yüksek ateş, titreme, boğaz ağrısı, yutma güçlüğü, ağız-burun-boğaz-genital ve anal bölgelerde enflamatuar lezyonlar gibi belirtilerle ortaya çıkabilir. Lenf nodları veya dalakta şişme ya çok hafiftir ya da görülmez. Eritrosit sedimentasyon hızı çok artmıştır, granülosit sayısı ya çok azalmıştır ya da tamamen kaybolmuştur. Buna karşın vakaların çoğunda hemoglobin ve eritrosit sayısı normal bulunmuştur. İlaca hemen son verildiğinde belirtiler tekrar normale döner. Bu nedenle genel durumda beklenmedik bir bozulma olursa, özellikle ağız, burun, boğazda ağrılı mukoza değişiklikleri görülür veya ateş düşmez aksine yükselirse laboratuar sonuçları beklenmeden Novalgin kullanımına derhal son verilmelidir. Trombositopeni kendini kanama eğiliminde artış ve/veya deri ve mukozalarda peteşi şeklinde kanamalarla belli eder. Nadir olgularda, özellikle anamnezinde böbrek hastalığı olanlarda veya dozaşımında, idrar yapımının azalması (oligüri), tamamen durması (anüri) ve protein itrahında artış (proteinüri), böbrek dokusunda iltihap (enterstisyel nefrit) gibi geçici böbrek bozuklukları gözlenmiştir. Diğer istenmeyen etkiler; konjunktivada, burun ve boğaz mukozalarında, deride (ürtiker şeklinde döküntüler gibi), çok nadir vakalarda ise, şiddetli bazen hayatı tehdit edici mukozaların da tutulduğu büllöz deri reaksiyonları gibi aşırı duyarlık reaksiyonlarıdır. (Stevens-Johnson sendromu veya Lyell's sendromu). Bu tür deri reaksiyonları görüldüğünde ilaç derhal kesilmeli ve bir doktora başvurulmalıdır. Astma öyküsü olan hastalar, astma atağına karşı dikkatle takip edilmelidir. Enjeksiyon bölgesinde ağrı ve/veya lokal reaksiyonlar görülebilir. BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Etkileşimler

Siklosporin ile birlikte kullanıldığında siklosporin seviyelerini düşürebilir. Bu nedenle düzenli olarak kontrol yapılması gereklidir. Novalgin ve alkol birbirinin etkisini artırabilir. Novalgin geçimsizlik ihtimali nedeniyle aynı enjektörde başka ilaçlarla karıştırılmamalıdır.

Dozu Kullanma

Novalgin ampul mutlaka hekim tavsiyesiyle kullanılmalıdır. İntravenöz uygulama hekim kontrolü altında yapılmalıdır. Doktorun başka bir önerisi yoksa aşağıda bildirilen dozlar uygulanır. Yetişkinler ve 15 yaş ve üzerindeki üzerindeki gençler: İntravenöz veya intramüsküler yoldan uygulanacak bir defalık doz 2-5 ml'dir. Bir defalık bu dozlar günlük maksimum doz 10 ml’ye (5 g) kadar artırılabilir. Çocuklar ve küçük çocuklar: Tıbbi zorunluluk olmadıkça, Novalgin 3 aylıktan küçük veya 5 kg'dan düşük ağırlıktaki bebeklere uygulanmamalıdır. Bir yaşından küçük çocuklarda Novalgin yalnızca intramusküler yoldan uygulanmalıdır. Yaklaşık 30 kg ağırlığındaki bir çocukta bir defalık doz 0.4 ila 1ml'dir. Vücut ağırlığı daha düşük veya daha fazla olanlarda doz uygun şekilde azaltılır veya artırılır. Kullanım şekline ilişkin uyarılar: Şok tedavisi için gerekli önlemler alınmalı, enjeksiyon solüsyonu vücut ısısına getirildikten sonra uygulanmalıdır. Şiddetli kan basıncı düşüklüğü ile şok halinin ortaya çıkmasında en sık rastlanan sebep enjeksiyonların hızlı yapılmasıdır. Bu nedenle,ani kan basıncı düşmesine karşı intravenöz enjeksiyonlar hasta yatar durumdayken kan basıncı, nabız ve solunum kontrol altında tutulmak kaydıyla çok yavaş, dakikada 1 ml'yi geçmeyecek şekilde yapılmalıdır. Alerjik olmayan kan basıncı düşüklüğü doza bağlı olabileceği için 1 g'ın üzerindeki metamizol dozları ancak kesin bir endikasyon varsa kullanılmalıdır. Novalgin® enjeksiyon solüsyonu aynı enjektörde başka ilaçlarla karıştırılmamalıdır. Şurup : Doktorun başka bir önerisi yoksa aşağıda bildirilen dozlar uygulanır. 15 yaş ve üzerindeki gençler ve yetişkinler: Kaşık* sayısı 2 - 4 kaşık(bir defalık) 4 x 4 kaşığa kadar (günlük maks.doz) Mg olarak 500-1000mg (bir defalık) 4x1000mg’a kadar (günlük maks.doz)*Ambalaja ekli olan ölçekli kaşık silme doldurulursa 5ml şurup (=250mg Novalgin) alacaktır. Kaşığın 1/4, 1/2, 3/4'lük miktarları kullanılabilir. Çocuklar: Çocuklarda uygulanacak dozlar vücut ağırlığına göre belirlenir.16-23 kg (4-6 yaş) Bir defalık doz 3/4* - 1 ½ ,(187.5-375 mg) Günlük maksimum doz 4 x 1 1/2 (4 x 375mg), 24-30 kg (7-9 yaş) Bir defalık doz 1 – 2 (250-500 mg) Günlük maksimum doz 4 x 2 (4 x 500 mg), 31-45 kg (10-12 yaş) Bir defalık doz 1 1/2-3 (375 –750 mg) Günlük maksimum doz 4 x 3 (4 x 750 mg), 46-53 kg (13-14 yaş) Bir defalık doz 1 3/4*-3 ½ (437.5 – 875 mg) Günlük maksimum doz 4 x 3 ½ (4 x 875 mg) Süt çocukları ve küçük çocuklar: Küçük çocuklar ve bebeklerde doz vücut ağırlığına göre ayarlanır. 5-8 kg (3-11 aylık) Bir defalık doz 1/4* - ½ (625 – 125 mg) Günlük maksimum doz 4 x ½ (4 x 125 mg), 9-15 kg (1-3 yaş) Bir defalık doz 1/2 – 1 (125 –250 mg) Günlük maksimum doz 4 x 1 (4 x 250 mg), 3 aylıktan küçük, 5 kg'dan düşük vücut ağırlığındaki bebeklere kesin bir zorunluluk yoksa Novalgin uygulanmamalıdır. Dozaşımı ve tedavisi: Dozaşımı durumunda mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Bilinci açık olan hastalara hemen 3/4-1 litre ılık tuzlu su (bir bardak suya 1-2 yemek kaşığı tuz) içirilmeli veya yutağın arka duvarı mekanik yolla (örneğin kaşığın sapı ile) uyarılarak kusmaları sağlanmalıdır. Küçük çocuklara (1-6 yaş) tuzlu su yerine, yaşa uygun miktarda ılık meyve suyu içirilebilir. Tablet : Doktorun başka bir önerisi yoksa aşağıda bildirilen dozlar uygulanır. 15 yaş ve üzerindeki gençler ve yetişkinlerde: Tablet sayısı 1 veya 2 tablet, maks.doz/gün 4 x 2 tablete kadar Çocuklarda: 9-14 yaş arası çocuklarda günlük doz yaklaşık olarak 30-60mg/kg vücut ağırlığı olarak hesaplanır ve 3 veya 4’e bölünerek uygulanır. 9-11 yaş 1/2 tb. maks.doz 4x1/2 tb., 12-14 yaş 1/2-1 tb. maks.doz 4x1 tb. Tabletler biraz sıvıyla çiğnenmeden yutulmalıdır. Doz aşımı ve tedavisi: Dozaşımı durumunda mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Bilinci açık olan hastalara hemen 3/4-1 litre ılık tuzlu su (bir bardak suya 1-2 yemek kaşığı tuz) içirilmeli veya yutağın arka duvarı mekanik yolla (örneğin kaşığın sapı ile) uyarılarak kusmaları sağlanmalıdır. Küçük çocuklara (1-6yaş) tuzlu su yerine, yaşa uygun miktarda ılık meyve suyu içirilebilir. Novalgin kesilince kendiliğinden kaybolur.

MİNOSET Plus Tablet

Etken Madde(ler):

Asetaminofen (Parasetamol) 250 mg, Propifenazon 150 mg, Kafein 50 mg

Kullanım Şekli:

Erişkinlerde tek doz olarak 1-2 tablet. 12-16 yaş arası adölesanlar için 1 tablet. Gerektiğinde 24 saat içinde 3 tek doza kadar alınabilir.


Endikasyonları:

Baş ağrısı, migren, diş ağrısı ve diş çekiminin ardından ortaya çıkan ağrılar, menstrüel rahatsızlıklar, ameliyat sonrası ve romatizmal ağrılarda ağrı kesici olarak; ağrının ateşle birlikte görüldüğü olgularda ateş düşürücü ve ağrı kesici olarak kullanılır.


Kontrendikasyonları:

Pirazolan ve ilgili bileşiklere karşı allerji (fenazon, propifenozan, aminofenazon, metamizol içeren ilaçlara karşı aşırı duyarlılık), fenilbutazon içeren bileşiklere karşı allerji, parasetamol, asetilsalisilik aside karşı bilinen aşırı duyarlılık veya kafeine karşı bilinen allerji, kalıtsal glikoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliği (hemolitik anemiyle ortaya çıkan), akut hepatik porfiria durumlarında kontrendikedir. Karaciğer fonksiyon bozuklukları, böbrek fonksiyon bozuklukları, Gilbert sendromu, hematopoietik disfonksiyon durumlarında doz azaltılmalı ve/veya dozlar arasındaki süre uzatılmalıdır. Bebeklere ve 12 yaşından küçüklere verilmemelidir.


Uyarılar:

Parasetamol içeren ağrı kesicilerin uzun süreli kullanımı sonucunda ortaya çıkan birikim, nadir olgularda analjezik nefropatisi ve büyük ölçüde geriye dönüşümsüz bir böbrek yetmezliğinin ortaya çıkmasına yol açabilir. Baş ağrısının tedavisi amacıyla sürekli ağrı kesici kullanılması, kronik baş ağrılarına neden olabilir. Oral kontraseptifler, simetidin ve disülfiram, kafein metabolizmasını yavaşlatır; barbitüratlar ve sigara ise hızlandırır. Kafein, teofilinin eliminasyonunu ortadan kaldırır. Kafein, efedrin gibi maddelerin bağımlılık yaratıcı etkilerini artırır. Bazı giraz inhibitörlerinin birlikte verilmesi, kafein ve onun metabolizma ürünü olan paraksantinin atılım süresinin uzamasına yol açabilir. Astım, kronik rinit ve kronik ürtikeri olan ve özellikle diğer antienflamatuvar ilaçlara aşırı duyarlılığı olan hastalarda dikkatli olunmalıdır. Duyarlı kişilerde propifenazon ve parasetamol içeren ilaçlarla nadiren astım krizleri ve anafilaktik şok bildirilmiştir. Bu kombinasyon, içerdiği propifenazon nedeniyle gebelere ve emziren annelere verilmemelidir.


Yan Etkileri:

Nadiren allerjik reaksiyonlar (deri döküntüleri, ürtiker) gözlenmiştir. Az sayıda olguda pruritis, eritem, ürtiker, anjiyoödem, dispne veya astım gibi belirtilerle ortaya çıkan aşırı duyarlılık reaksiyonlarıyla karşılaşılmıştır. Nadir olarak anafilaktoid reaksiyon ve anafilaktik şok olguları bildirilmiştir. Parasetamol ve propifenazon kullanımıyla ilişkili olarak bazı trombositopeni, lökopeni, agranülositoz ve pansitopeni olguları bildirilmiştir.


İlaç Etkileşimleri:

Bazı hipnotikler, antiepileptik ilaçlar (örn. fenobarbital, fenitoin ve karbamazepin) ve rifampisin gibi karaciğer enzim aktivitesini uyaran ilaçların aynı anda kullanılması, parasetamolün normal olarak zararlı olmayan dozlarda bile karaciğer üzerindeki toksik etkisini artırabilir. Bu, aynı zamanda alkol için de geçerlidir. Mide boşalması, örneğin propantelinle yavaşlatıldığında parasetamolün emilim hızı azalabilir ve etkinin orta çıkma süresi uzayabilir. Metoklopropramid verildiğinde ve mide boşalması hızlandırıldığında emilim hızı daha yüksektir. Kloramfenikolle birlikte kullanıldığında bu ilacın atılımı uzayabilir ve toksik etki tehlikesi artabilir. Nötropeni sıklığı, parasetamol ve AZT (zidovudin) birlikte kullanıldığında daha yüksektir. Bu nedenle, AZT ile parasetamolün birlikte kullanımında dikkatli olunmalıdır. Kafein, barbitüratlar, antihistaminikler vb. gibi birçok sedatif maddenin antagonistidir. Kafein, sempatomimetikler, tiroksin vb. gibi maddelerin neden olduğu taşikardiyi artırır.

AUGMENTIN-BID 400/57 35 ML SUSPANSIYON

Hazırlanması AUGMENTIN-BID 400/57 Forte Oral Süspansiyonu hazırlamak için önce ilk çözücü suyu koyarak iyice çalkalayınız. İlk sulandırılışta tam bir dağılma sağlamak için 5 dakika dinlendiriniz.

Daha sonra ikinci ve üçüncü çözücü suyu ekleyip yeniden çalkalayınız. Hekimin her uygulama için önerdiği miktarda ilaç, şişe ile birlikte bulunan 5mL’lik uygulama ölçeği kullanılarak hastaya verilir. Hazırlanmış süspansiyon buzdolabında aktivitesini 10 gün süreyle korur. Her kullanımdan önce çalkalayınız. Dondurmayınız. Potansiyel gastrointestinal intoleransı en aza indirmek için yemeklerin başlangıcında uygulanmalıdır. AUGMENTIN yemeklerin başlangıcında alındığında, emilimi optimum olur. Tedavi; durum gözden geçirilmeksizin 14 günden daha uzun sürdürülmemelidir. Tedaviye parenteral olarak başlanıp, bir oral preparasyon ile devam edilebilir.

Farmakodinamik Özellikleri: Mikrobiyolojisi: Amoksisilin, geniş spektrumlu yarısentetik, Gram-pozitif ve Gram-negatif mikroorganizmalara karşı antibakteriyel aktiviteye sahip bir antibiyotiktir. Ancak, amoksisilin beta-laktamazlar tarafından parçalanmaya duyarlı olduğundan tek başına kullanıldığında etki spektrumu beta-laktamaz üreten organizmaları içermez. Klavulanik asid, penisilinlere yapısal olarak benzer bir beta-laktam olup, penisilin ve sefalosporinlere dirençli mikroorganizmalarda sıklıkla karşılaşılan geniş yelpazedeki beta-laktamaz enzimlerini inaktive etme yeteneğine sahiptir. Özellikle direnç gelişiminde etkili olan plazmid aracılı beta-laktamazlara karşı iyi bir aktiviteye sahiptir. Genel olarak kromozomal aracılı tip 1 beta-laktamazlara karşı etkinliği daha düşüktür. Klavulanik asidin Augmentin formülasyonlarındaki varlığı, amoksisilini beta-laktamaz enzimlerince parçalanmaktan korur ve amoksisilinin etki spekturumunu amoksisilin, penisilin ve sefalosporinlere normalde dirençli olan çok sayıda bakteriyide içine alacak şekilde genişletir. Böylece Augmentin geniş spekturumlu bir antibiyotik ve beta-laktamaz inhibitörünün özelliklerine sahip olur. Augmentin geniş bir yelpazedeki organizmalara karşı bakterisid etkilidir: Gram-pozitif aeroblar: Bacillus anthracis∗, Corynebacterium türleri, Enterococcus faecalis∗, Enterococcus faecium∗, Listeria monocytogenes, Nocardia asteroides, Staphylococcus aureus∗, koagülaz negatif stafilokoklar∗ (Staphylococcus epidermidis dahil), Streptococcus agalactiae, Streptococcus pyogenes, Streptococcus viridans ve Streptococcus türleri. Gram-pozitif anaeroblar: Clostridium türleri, Peptococcus türleri, Peptostreptococcus türleri. Gram-negatif aeroblar: Bordetella pertusis, Brucella türleri, Escherichia coli∗, Gardnerella vaginalis, Haemophilus influenzae∗, Helicobacter pylori, Klebsiella türleri∗, Legionella species, Moraxella catarhalis∗ (Branhamella catarhalis, Neisseria gonorrhoeae∗, Neisseria meningitidis∗, Pasteurella multocida, Proteus mirabilis∗, Proteus vulgaris∗, Salmonella türleri∗, Shigella türleri∗, Vibrio cholerae, Yersinia enterocolitica∗. Gram-negatif anaeroblar: Bacteroides türleri∗ (Bacteroides fragilis dahil), Fusobacterium türleri. Diğerleri: Borrelia burgdorferi, Chlamydiae, Leptospira icterohaemorrhagiae, Treponema pallidum.

∗ : Bu bakteri türlerinin bazı üyeleri kendilerini amoksisiline duyarsızlaştıran beta-laktamaz üretirler. TM: Augmentin GlaxoSmithKline şirketler grubunun tescilli markasıdır.

Farmakokinetik Özellikleri: Absorbsiyon: Augmentin’in her iki bileşeni, hem amoksisilin hem de klavulanik asid fizyolojik pH’da sulu çözeltilerde tamamen ayrılır. İki bileşikte oral uygulama sonrası hızla ve iyi absorbe olur. Augmentin’in absorbsiyonu yemek başlangıcında alındığında en yüksektir. Gönüllülere açlık durumunda uygulanan Augmentin 500/125 mg tabletlerin farmakokinetikleri karşılaştırılmış (bileşenlerin ayrı ayrı verilmesi ile) ve aşağıdaki veriler elde edilmiştir.

Ortalama Farmakokinetik Parametreler
Uygulama Doz (mg) Cmax (mg/l) Tmax (saat) AUC (mg.s/l) T1/2 (saat)
Amoksisilin
Augmentin 500/125 mg 500 6.5 1.5 23.2 1.3
Amoksisilin 500 mg 500 6.5 1.3 19.5 1.1
Klavulanik Asid
Augmentin 500/125 mg 125 2.8 1.3 7.3 0.8
Klavulanik asid 125 3.4 0.9 7.8 0.7



Augmentin uygulaması ile ulaşılan amoksisilin serum konsantrasyonları, eşit doz amoksisilinin yalnız başına oral verilmesi ile elde edilen ile benzer bulunmuştur. Probenesid ile birlikte kullanım amoksisilin itrahını geciktirir fakat klavulanik asidin renal itrahını geciktirmez (Bkz. İlaç Etkileşimleri ve Diğer Etkileşmeler).

Dağılım: İntravenöz uygulama sonrası amoksisilin ve klavulanik asidin dokularda ve intersitisyal sıvıda terapötik konsantrasyonları tespit edilmiştir. Safra kesesi, abdominal doku, deri, yağ ve kas dokuları ile sinovyal, peritonal sıvı, safra ve cerahatin de dahil olduğu sıvılarda terapotik seviyelerde bulunmuştur. Ne amoksisilinin ne de klavulanik asidin proteinlere bağlanma oranı yüksektir, çalışmalar plazmadaki toplam klavulanik asidin % 25’inin ve amoksisilinin %18’inin proteinlere bağlandığını göstermiştir. Hayvan çalışmalarında bileşiklerinin herhangi bir organda biriktiğine dair bir kanıta rastlanmamıştır. Amoksisilin, çoğu penisilinler gibi, anne sütünde tespit edilebilir. Eser miktarda klavulanatta ayrıca anne sütünde tespit edilebilir. Bu atılıma duyarlılık riski dışında, emzirilen bebeğe bilinen hiçbir zararlı etkisi yoktur. Hayvanlardaki üreme çalışmaları hem amoksisilin hem de klavulanik asidin plasentaya geçtiğini göstermiştir. Ancak, üremeyi azaltıcı veya fetusa zararlı etkiye ait bir kanıt görülmemiştir. Eliminasyon: Diğer penisilinlerde de olduğu üzere amoksisilinin ana itrah yolu böbreklerdir, klavulanik asid ise hem renal hem de renal olmayan mekanizmalar ile itrah edilir. Tek doz 500/125 mg tablet uygulaması sonrası ilk 6 saat içinde, amoksisilinin yaklaşık % 60-70’i, klavulanik asidin ise % 40-65’i değişmemiş şekilde idrar ile atılır. Ayrıca, amoksisilin ilk dozunun yaklaşık %10-25’ si kısmen idrarda inaktif penisiloik asid şeklinde itrah olur. Klavulanik asid insanda 2,5-dihidro-4-(2-hidroksietil)-5-okso-1H-pirol-3-karboksilik asid ve 1-amino-4-hidroksi-bütan-2-on’a metabolize olarak, idrar ve feçes içinde ve karbondioksid şeklinde hava ile itrah edilir.

Augmentin (beta-laktam antibiyotik penisilin ve beta-laktamaz inhibitörü), genel pratikte ve hastanede sıklıkla görülen bakteriyal patojenlere karşı belirgin derecede geniş aktivite spekturumuna sahip bir antibakteriyal ajandır. Klavulanatın beta-laktamazı inhibe edici etkisi amoksisilinin etki spekturumunu diğer beta-laktam antibiyotiklere dirençli organizmaları da içine alacak şekilde genişletir. Augmentin, aşağıdaki bölgelerde Augmentine duyarlı organizmaların neden olduğu bakteriyal enfeksiyonların kısa süreli tedavisinde endikedir:

Üst Solunum Yolu Enfeksiyonları (KBB dahil): Tipik olarak Streptococcus pneumoniae, Haemophilus influenzae∗, Moraxella catarhalis∗ ve Streptococcus pyogenes’in neden olduğu rekürren tonsillit, sinüzit, otitis media.

Alt Solunum Yolu Enfeksiyonları: Tipik olarak Streptococcus pneumoniae, Haemophilus influenzae∗ ve Moraxella catarhalis∗’in neden olduğu kronik bronşitin akut alevlenmeleri, lobar ve bronkopnömoni.

Genito-Üriner Sistem Enfeksiyonları: Tipik olarak Enterobacteriaceae∗ (genel olarak Escherichia coli), Stapylococcus saprophyticus ve Enterococcus türlerinin neden olduğu sistit, üretrit, piyelonefrit ve kadın genital enfeksiyonları, Neisseria gonorrhoeae∗’nin neden olduğu gonore.

Deri ve Yumuşak Doku Enfeksiyonları: Tipik olarak Staphylococcus aureus∗, Streptococcus pyogenes ve Bacteroides∗ türlerinin neden olduğu enfeksiyonlar. Amoksisiline duyarlı organizmalar, içindeki amoksisilin nedeni ile Augmentin tedavisine uygundur. Augmentin’e duyarlı beta-laktamaz üreten organizmalar ile birlikte, amoksisiline duyarsız organizmaların neden olduğu karma enfeksiyonlar da Augmentin ile tedavi edilebilir.

Kontrendikasları

Penisilin ve sefalosporinler gibi beta-laktam antibiyotiklerine aşırı duyararlılık hikayesi olanlarda kontrendikedir.

Geçmişinde Augmentin’e bağlı sarılık/hepatik yetmezlik hikayesi olan hastalarda kontrendikedir.

Uyarılar - Önlemler

Augmentin ile tedavi başlanılmadan önce geçmişde penisilin, sefalosporin ve diğer allerjenlere karşı aşırı duyarlılık hikayesi varlığı dikkatlice sorgulanmalıdır. Penisilin tedavisindeki hastalarda ciddi ve bazen öldürücü aşırı duyarlılık (anafilaktik) reaksiyonları rapor edilmiştir. Bu reaksiyonların geçmişinde penisiline aşırı duyarlılık hikayesi olan bireylerde görülmesi daha olasıdır. Allerjik reaksiyon gelişir ise, Augmentin tedavisi kesilmeli ve uygun alternatif tedavi uygulanmalıdır. Ciddi anafilaktik reaksiyonlar hemen adrenalin ile acil tedavi gerektirir. Ayrıca oksijen, intravenöz steroid ve tüp takmayı içeren hava yolu müdahalesi de gerekebilir. ∗Bu bakteri türlerinin bazı üyeleri kendilerini amoksisiline duyarsızlaştıran beta-laktamaz üretirler.

Amoksisilin kullanımını takiben görülen kızamık benzeri döküntü enfeksiyöz mononükleoz ile ilişkili bulunduğundan, eğer buna ilişkin bir şüphe var ise Augmentin tedavisinden kaçınılmalıdır. Uzun süreli kullanım zamanla duyarsız organizmaların aşırı çoğalmasına neden olabilir. Augmentin genel olarak iyi tolere edilir ve penisilin türevi antibiyotiklerin karakteristik düşük toksisite özelliğine sahiptir. Uzun süreli tedavi sırasında periyodik olarak renal, hepatik ve kan fonksiyonlarını içeren organ sistemlerinin işlevlerinin değerlendirilmesi mantıklıdır. Augmentin uygulanan hastalarda nadir olarak protrombin zamanında uzama rapor edilmiştir. Antikoagülanlar ile birlikte reçete edildiğinde uygun şekilde izlenmesi gerekir. Augmentin hepatik yetmezliği olanlarda dikkatli kullanılmalıdır. Renal yetmezliği olanlarda dozaj, renal yetmezliğin derecesine göre ayarlanmalıdır (Bkz. Kullanım Şekli ve Dozu). İdrarı azalmış hastalarda, özellikle parenteral tedavide çok nadir olarak kristalüri görülmüştür. Yüksek doz amoksisilin tedavisi sırasında, amoksisilin kristalüri olasılığını azaltmak için uygun miktarda sıvı alınması ve idrar miktarının düzenlenmesi tavsiye edilir. Augmentin süspansiyon ve tabletler fenilalanin kaynağı olan aspartam içerir ve bu nedenle fenilketonürili hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

Gebelik ve Emzirme Döneminde Kullanımı: Gebelik kategorisi B’ dir. Fetal membran yırtılması olmuş, preterm kadınlarda yapılmış bir çalışmada, Augmentin’in profilaktik kullanımının neonatlarda nekroze enterokolit riskinin artması ile ilişkili olabileceği rapor edilmiştir. Diğer tüm ilaçlarda olduğu gibi, doktor tarafından gerekli görülmedikçe gebelik esnasında kullanılmamalıdır. Augmentin emzirme döneminde, anne sütü ile atılan eser miktarlara karşı gelişebilecek duyarlılık riski dışında, uygulanabilir. Emzirilen infantlar için bilinen bir zararlı etkisi yoktur.

Makine veTaşıt Kullanımı Üzerine Etkileri: Taşıt veya makine kullanım yeteneği üzerinde bir yan etkisi gözlenmemiştir.

Yan etkileri

Nadir ve yaygın olarak görülen istenmeyen etkilerin sıklığı geniş çaplı klinik çalışmalar ile tespit edilmiştir. Diğer istenmeyen etkilerin (< 1/10.000 görülen) sıklığına ilişkin tespitlere gerçek sayılar değil, pazarlama sonrası elde edilen bilgiler ve raporlar referans teşkil etmiştir. Sıklık sınıflandırması şu oranlara göre yapılmıştır; ≥ 1/10: çok yaygın, ≥ 1/100 ve < 1/10: yaygın, ≥1000 ve < 1/100: yaygın olmayan, ≥ 1/10.000 ve < 1/1000: nadir, < 10.000: çok nadir.

Enfeksiyon ve enfestasyonlar: Yaygın olarak: mukokutanöz kandidiyazis.

Kan ve lenfatik sistem bozuklukları: Nadiren: geri dönüşümlü lökopeni (nötropeni dahil) ve trombositopeni. Çok nadiren: geri dönüşümlü agranülositoz ve hemolitik anemi. Kanama ve protrombin zamanında uzama (Bkz. Uyarılar/Önlemler)

İmmmün sistem bozuklukları: Çok nadiren: anjionörotik ödem, anafilaksi, serum hastalığı benzeri sendrom, hipersensitivite vasküliti.

Sinir sistemi bozukluklukları: Yaygın olmayan: baş dönmesi, başağrısı. Çok nadiren: geri dönüşmlü hiperaktivite ve konvülsiyonlar. Konvülsiyonlar renal fonksiyon bozukluğu olanlar veya yüksek doz uygulananlar da görülebilir.

Gastrointestinal sistem bozuklukları: Yaygın olarak: diyare, bulantı, kusma. Bulantı sıklıkla yüksek oral dozlar ile ilişkilidir. Gastrointestinal reaksiyonlar görülür ise Augmentin yemek başlangıcında alınarak bunlar azaltılabilir. Yaygın olmayan: sindirim güçlüğü. Çok nadiren: antibiyotiğe bağlı kolit (psödomembranöz kolit ve hemorajik kolit dahil). Çocuklarda çok nadir olarak yüzeyel diş rengi değişikliği rapor edilmiştir. Genellikle fırçalama ile giderildiğinden, iyi bir ağız hijyeni ile diş rengi değimini engellenebilirω (ω: süspansiyon formları içim temel güvenik bilgisidir).

Hepatobiliyer bozuklukluklar: Yaygın olmayan: beta-laktam antibiyotikler ile tedavi edilen hastalarda AST ve/veya ALT değerlerinde orta derecede artış görülür fakat bunun önemi bilinmemektedir. Çok nadiren: hepatit ve kolestatik sarılık rapor edilmiştir, bunlar diğer penisilin ve sefalosporinler ile de bildirilmiştir. Hepatik olaylar çogunlukla erkeklerde ve yaşlılarda rapor edilmiştir ve uzun süreli kullanım ile ilişkili olabilir. Bu olaylar çocuklarda çok nadir olarak rapor edilmiştir. Belirti ve semptomlar genellikle tedavi sırasında veya tedavi kesildikden kısa bir süre sonra görülür, ancak bazı durumlarda tedavi kesildikten birkaç hafta sonrasına kadar farkedilmeyebilir. Bunlar genellikle geri dönüşümlüdür. Hepatik olaylar şiddetli olabilir ve son derece nadir olarak ölüm rapor edilmiştir. Bunlar hemen hemen her zaman altta yatan ciddi bir hastalığı olan ya da aynı anda hepatik etki potansiyeline sahip ilaçları alan hastalarda görülmüştür.

Cilt ve ciltaltı dokusu bozuklukları: Yaygın olmayan: ciltte döküntü, pruritus, ürtiker. Nadiren: eritem multiforme. Çon nadiren: Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekrolizis, bülloz döküntülü dermatit ve akut generalize ekzantemöz püstüller (AGEP). Eğer herhengi bir aşırı duyarlılık dermatiti görülür ise tedavi kesilmelidir.

Renal ve üriner bozukluklar: Çok nadiren: intersitisyel nefrit, kristalüri.

BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Etkileşimler

Probenesid ile birlikte kullanım önerilmemektedir. Probenesid amoksisilinin renal tübüler sekresyonunu azaltır. Probenesidin birlikte kullanım amoksisilinin kan seviyelerinde artmaya ve uzamaya neden olabilir, klavulanik asidi ise etkilemez.

Amoksisilin tedavisi esnasında allopurinol kullanımı allerjik cilt reaksiyonları olasılığını artırabilir. Allopurinol ve Augmentin’in birlikte kullanımına ait veri yoktur. Diğer geniş spektrumlu antibiyotiklerde de olduğu gibi, Augmentin oral kontraseptiflerin etkinliğini azaltabilir ve hastalar bu hususda uyarılmalıdır.

Dozu Kullanma

(Hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde). Gastrointestinal rahatsızlık potansiyelini en aza indirmek için yemek başlangıcında alınmalıdır. Augmentin’in absorbsiyonu yemek başlangıcında alındığında en yüksektir. Tedavi süresi, tedavi gözden geçirilmeksizin 14 günü aşmamalıdır. Tedaviye parenteral olarak başlanıp oral olarak devam edilebilir. Doz hastanın yaşı, vücut ağırlığı ve renal fonksiyonuna ve enfeksiyonun şiddetine bağlıdır.

Çocuklar: Doz, çocuğun yaşına göre mg/kg/gün veya ml olarak ifade edilmelidir. Vücut ağırlığı 40 kg’dan fazla olanlarada yetişkin dozu uygulanmalıdır.

Prematüreler: Bu grup için bir doz önerisi yapılamamaktadır.

12 yaşından küçük çocuklar: Düşük doz: 25/3.6 - 45/6.4 mg/kg/gün günde iki kez. Yüksek doz: 45/6.4 – 70/10 mg/kg/gün günde iki kez. Düşük doz, rekürren tonsillit ve deri ve yumuşak doku enfeksiyonları gibi enfeksiyonlar için önerilir. Yüksek doz ise, otitis media, sinüzit, alt solunum yolu enfeksiyonları (ASYE) ve üriner sistem enfeksiyonları (ÜSE) için önerilir. 2 yaş altı çocuklarda günde iki kez olarak 45/6.4 mg/kg/gün dozundan fazlasının kullanımına ilişkin klinik veri bulunmamaktadır. 2 ay ve altındaki çocuklarda kullanıma ilişkin klinik bilgiler yoktur. Bu nedenle bu grup için doz önerisi yapılamamaktadır.

Renal Yetmezlik: Doz ayarlaması önerilen en yüksek amoksisilin düzeyine göre yapılmıştır. Kreatinin klerensi > 30 ml/dak: Doz ayarlamasına gerek yoktur. Kreatinin klerensi 10 - 30 ml/dak: Günde iki kez 15/3.75 mg/kg. Kreatinin klerensi <10 ml/dak: Günde bir kez 15/3.75 mg/kg. Çoğu durumda, uygun olduğunda parenteral tedavi tercih edilebilir.

Hemodiyaliz: Doz ayarlaması önerilen en yüksek amoksisilin düzeyine göre yapılmıştır. Günde bir kez 15/3.75 mg/kg. Hemodiyaliz öncesi ilave bir 15/3.75 mg/kg dozu uygulanmalıdır. Sirküle eden ilaç seviyesini koruyabilmek amacı ile, hemodiyaliz sonrası diğer bir 15/3.75 mg/kg dozu uygulanmalıdır.

Hepatik Yetmezlik: Doz ayarlaması dikkatli yapılmalı ve hepatik fonksiyonlar belirli aralıklar ile izlenmelidir. Doz ayarlamasına temel teşkil edecek yeterli veri bulunmamaktadır. AUGMENTIN-BID 200/28 Oral Süspansiyonu hazırlamak için önce ilk çözücü suyu koyarak iyice çalkalayınız. İlk sulandırılışta tam bir dağılma sağlamak için 5 dakika dinlendiriniz. Daha sonra ikinci çözücü suyu ekleyip yeniden çalkalayınız. Hekimin her uygulama için önerdiği miktarda ilaç, şişe ile birlikte bulunan 5mL’lik uygulama ölçeği kullanılarak hastaya verilir.

Hazırlanması

AUGMENTIN-BID 400/57 Forte Oral Süspansiyonu hazırlamak için önce ilk çözücü suyu koyarak iyice çalkalayınız. İlk sulandırılışta tam bir dağılma sağlamak için 5 dakika dinlendiriniz.

Daha sonra ikinci ve üçüncü çözücü suyu ekleyip yeniden çalkalayınız. Hekimin her uygulama için önerdiği miktarda ilaç, şişe ile birlikte bulunan 5mL’lik uygulama ölçeği kullanılarak hastaya verilir. Hazırlanmış süspansiyon buzdolabında aktivitesini 10 gün süreyle korur. Her kullanımdan önce çalkalayınız. Dondurmayınız. Potansiyel gastrointestinal intoleransı en aza indirmek için yemeklerin başlangıcında uygulanmalıdır. AUGMENTIN yemeklerin başlangıcında alındığında, emilimi optimum olur. Tedavi; durum gözden geçirilmeksizin 14 günden daha uzun sürdürülmemelidir. Tedaviye parenteral olarak başlanıp, bir oral preparasyon ile devam edilebilir.

Aşırı Dozaj

Gastrointestinal semptomlar ve sıvı ve elektrolit dengesinin bozulması görülebilir. Bunlar, semptomatik olarak ve su/elektrolit dengesine dikkat edilerek tedavi edilebilir. Amoksisilin kristalüri görüşmüştür ( Bkz. Uyarılar/Önlemler). Augmentin sirkülasyondan hemodiyaliz ile uzaklaştırılabilir. Zehir kontrol merkezindeki 51 pediatrik hastaya ilişkin prospektif bir çalışma, amoksisilinin 250 mg/kg’dan daha az olan aşırı dozlarının belirgin klinik semptomlar ile ilişkili olmadığını ve mide boşaltılması gerektirmediği göstermiştir. Bu bileşik ile ilgili olarak bağımlılık, alışkanlık ve keyif verici olarak kullanım rapor edilmemiştir.

Saklama Koşulları Kuru, toz süspansiyonlar sıkıca kapatılmış kaplarda 18 aya kadar saklanabilir. Sulandırılmış süspansiyonlar 5°C’de buzdolabında 7 – 10 gün (en fazla) saklanabilir. Tüm Augmentin preparatları açılmamış ve iyice kapatılmış orjinal kutularında, 25°C’nin altındaki kuru yerlerde saklanmalıdır. ÇOCUKLARIN ULAŞAMAYACAKLARI YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ.

Asist Şurup 100 ml

Üretici Firma:
Hüsnü Arsan
Etken Madde(ler):
Asetil sistein 200 mg/5 ml

Piyasa Şekilleri:
Pediyatrik: 40 g granül içeren 100 ml’lik şişelerde., 60 g granül içeren 150 ml’lik şişelerde.

Kullanım Şekli:
7 yaşından büyük ve erişkinlere günde 3 kez 600 mg/gün; 2 yaşın altındaki çocuklara günde 2 kez 200 mg/gün, 7 yaşına kadar olan çocuklara günde 2 kez 400 mg/gün verilir.

Endikasyonları:
Yoğun kıvamlı balgamın atılması, azaltılması, ekspektorasyonun kolaylaştırılması gereken durumlarda, bronkopulmoner hastalıklarda, bronşik sekresyon bozukluklarının tedavisinde endikedir.

Kontrendikasyonları:
Asetil sisteine aşırı duyarlı olduğu bilinen kişilerde kontrendikedir.

Uyarılar:
Gastroduodenal ülser durumlarında, ayrıca asetil sisteinin verilmesinden sonra bronşiyal sekresyonda belirgin bir artış olabilir. Bu durumda eğer öksürük refleksi/öksürük yeterli değilse hava yolunun açık tutulmasına dikkat edilmelidir. Asetil sisteinin anne sütüne ve fetüse geçmesiyle ilgili yeterli veri olmadığından gebelerde ve emzirenlerde zorunlu nedenler olmadıkça kullanılmamalıdır.

Yan Etkileri:
Kusma ve bulantı tipinde gastrointestinal bozukluklar, stomatit ve rinore (burun akıntısı), ürtiker, baş ağrısı, kulak çınlaması, nadiren allerjik deri reaksiyonları oluşturabilir.

İlaç Etkileşimleri:
Mukomodifikatör bronşikler, atropinik sekresyon kurutucu maddeler ve antitüssiflerle birlikte alınmamalıdır.

VOLTAREN RET 100 MG 10 TABLET

Endikasyonları

- Romatizmanın enflamatuvar ve dejeneratif şekilleri : romatoid artrit, ankilosan spondilit, osteoartrit ve spondilartrit, vertebral kolonun ağrılı sendromları, eklem-dışı romatizma. - Travma sonrası ve postoperatif ağrı, enflamasyon ve şişlik; örneğin dental veya ortopedik ameliyatı takiben. - Jinekolojide ağrılı ve/veya enflamatuvar durumlar; örneğin primer dismenore veya adneksit.

Kontrendikasyonları

Gastrik veya intestinal ülser. Etken maddeye ve yardımcı maddelere karşı bilinen aşırı duyarlığı olan kişilerde kullanılmamalıdır. Diğer non-steroidal antienflamatuvar (NSAİ) ilaçlar gibi, Voltaren SR 75 de asetilsalisilik asit veya diğer prostaglandin sentetaz enzimini inhibe eden ilaçlar tarafından astım krizleri, ürtikerleri ve akut nezleleri alevlendirilen hastalarda kullanılmamalıdır.

Uyarılar ve Önlemler

Gastrointestinal kanama veya ülserasyon / delinme, tedavi sırasında herhangi bir zamanda uyarıcı bir belirti ile veya belirtisiz olarak veya daha önce böyle hikayesi olanlarda veya olmayanlarda görülebilir. Bunlar genellikle yaşlı hastalarda daha ciddi sonuçlar verir. Voltaren SR 75 alan hastalarda nadiren gastrointestinal kanama veya ülserasyon görüldüğünde ilaç kesilmelidir.

Diğer nonsteroidal antienflamatuvar (NSAİ) ilaçlarla olduğu gibi, ender vakalarda, ilaca daha önce maruz kalmaksızın, anafilaktik/anafilaktoid reaksiyonlar dahil alerjik reaksiyonlar görülebilir. Diğer NSAİ ilaçlar gibi, Voltaren SR 75 de farmakodinamik özelliklerinden dolayı, enfeksiyonun semptom ve belirtilerini maskeleyebilir. Gastrointestinal hastalık belirtileri gösteren veya geçmişinde gastrik veya intestinal ülserasyonu düşündüren bir hikayesi olan hastalarda, ülseratif kolit veya Crohn hastalığı olan ve karaciğer fonksiyon yetmezliği olan hastalarda yakın medikal takip zorunludur.

Diğer NSAİ ilaçlar ile olduğu gibi, Voltaren SR 75 de karaciğer enzimlerinden bir veya daha fazlasını yükseltebilir. Voltaren SR 75 ile uzun süreli tedavi sırasında, bir ihtiyat tedbiri olarak, hepatik fonksiyonun izlenmesi gerekir. Anormal karaciğer fonksiyon testleri sürer veya kötüleşirse, karaciğer hastalığına uygun klinik belirtiler veya semptomlar gelişirse veya diğer belirtiler (örneğin eozinofili, deri döküntüleri vs.) görülürse Voltaren SR 75 ile tedavi kesilmelidir. Prodromal semptomlar olmaksızın hepatit görülebilir. Hepatik porfirisi olan hastalarda Voltaren SR 75 kullanılırken dikkatli olmalıdır, çünkü madde bir atağı başlatabilir.

Renal kan akımının sürdürülmesinde prostaglandinlerin önemi nedeniyle kardiyak veya renal fonksiyon yetersizliği olan, yaşlı, diüretiklerle tedavi edilmekte olan ve herhangi bir nedenle örneğin; büyük bir ameliyat öncesi veya sonrasında olduğu gibi önemli ekstraselüler hacim eksikliği olan hastalarda özel bir dikkat gereklidir. Böyle vakalarda Voltaren SR 75 kullanıldığında, ihtiyat tedbiri olarak, renal fonksiyonun izlenmesi tavsiye edilir. Genellikle tedavi kesildikten sonra tedavi öncesi duruma dönülür. Diğer NSAİ ilaçlar ile olduğu gibi, Voltaren ile de uzun süreli tedavi sırasında kan sayımları yapılması tavsiye edilir. Diğer NSAİ ilaçlar gibi, Voltaren SR 75 de trombosit agregasyonunu geçici olarak inhibe edebilir. Hemostaz defektleri olan hastalar dikkatle izlenmelidir. Yaşlı hastalarda, temel tıbbi esaslara dikkat edilmelidir. Özellikle, zayıf veya vücut ağırlığı düşük olan yaşlı hastalara etkili en düşük doz verilmesi tavsiye edilir. Hamilelik ve Emzirme : Voltaren SR 75, hamilelik esnasında, sadece mecbur kalınan durumlarda ve etkili en düşük dozunda uygulanmalıdır. Bu durum diğer prostaglandin sentetaz inhibitörlerinde olduğu gibi, Voltaren SR 75 için de hamileliğin özellikle son 3 ayı için geçerlidir (uterus tembelliği ve/veya duktus arteriosusun erken kapanması olasılığından dolayı). Günde 3 defa verilen 50 mg’ lık oral dozları takiben, etken madde süte geçer, fakat bebekte istenmeyen etki oluşturmayacak kadar küçük miktarlardadır.

Araba ve alet kullanma üzerine etkileri : Görme bozuklukları da dahil olmak üzere, baş dönmesi veya diğer santral sinir sistemi bozuklukları görülen hastalar araba veya makine kullanmamalıdırlar.

Yan Etkiler

Gastrointestinal sistem : Bazen epigastrik ağrı, bulantı, kusma, diyare, abdominal kramplar, dispepsi, gaz, anoreksi; ender olarak gastrointestinal kanama (hematemez, melena, kanlı diyare), kanamalı veya kanamasız - perforasyon ile veya perforasyon olmaksızın gastrik veya intestinal ülser; çok ender olarak aftöz stomatit, glossit, özofagus lezyonları, diyafram benzeri intestinal daralma, spesifik olmayan hemorajik kolit, ülseratif kolit veya Crohn hastalığının alevlenmesi gibi barsak rahatsızlıkları, kabızlık, pankreatit. Santral sinir sistemi : Bazen başağrısı, baş dönmesi, sersemlik; ender olarak uyuşukluk; çok ender olarak parestezi de dahil duyusal bozukluklar, hafıza bozuklukları, çevreye uyumsuzluk, uykusuzluk, iritabilite, konvülsiyonlar, depresyon, anksiyete, kabuslar, titreme, psikotik reaksiyonlar, aseptik menenjit. Özel duyular : Çok ender olarak görme bozuklukları (bulanık görme, çift görme), işitmede zayıflama, kulak çınlaması, tat bozuklukları. Deri : Bazen deri döküntüleri; ender olarak ürtiker; çok ender olarak büllöz erüpsiyonlar, egzama, multiform eritem, Stevens-Johnson sendromu, Lyell sendromu (akut toksik epidermoliz), eritroderma (eksfolyatif dermatit), saç dökülmesi, ışığa duyarlık reaksiyonu, purpura (alerjik purpura da dahil).

Böbrek : Ender olarak ödem; çok ender olarak akut böbrek yetmezliği, hematüri ve proteinüri gibi üriner anormallikler, interstisiyel nefrit, nefrotik sendrom, papillar nekroz. Karaciğer : Bazen serum aminotransferaz enzimlerinde yükselme; ender olarak sarılıkla birlikte veya sarılık görülmeksizin hepatit; çok ender olarak fulminan hepatit. Kan : Çok ender olarak trombositopeni, lökopeni, hemolitik anemi, aplastik anemi, agranülositoz.

Aşırıduyarlık reaksiyonları : Ender olarak astım gibi aşırıduyarlık reaksiyonları, sistemik anafilaktik / anafilaktoid reaksiyonlar (hipotansiyon dahil); çok ender olarak vaskülit, pnömonit. Kardiyovasküler sistem : Çok ender olarak palpitasyon, göğüs ağrısı, hipertansiyon, konjestif kalp yetmezliği. BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

ASPIRIN 100 MG 20 TABLET

Endikasyonları

- İltihabi durumlarda : örn. akut ve kronik romatizmal hastalıklarda - Ağrılarda; örn. baş ve diş ağrısı, bel ağrısı (lumbago), nevralji, siyatik, migren ve adet sancılarında - Soğuk algınlığı, grip ve hafif enfeksiyonlarda görülen ağrı ve ateş durumlarında

Kontrendikasyonları

Salisilatlara ve diğer steroid olmayan antienflamatuar ilaçlara karşı aşırı duyarlılığı olanlarda, kanama eğiliminin arttığı patolojik durumlarda, gebeliğin son üç ayında, glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliğinde, gastrointestinal kanalda kronik ve aktif ülseri olanlarda kullanılması sakıncalıdır.

Uyarılar Önlemler

Diğer ilaçlarla birlikte kullanımında ilaç etkileşimleri göz önüne alınmalıdır. Astma, nazal polip veya nazal alerjisi olanlarda, gastrointestinal şikayetleri, karaciğer harabiyeti, böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda ve cerrahi müdahale geçirecek kişilerde dikkatle kullanılmalıdır. ÇOCUKLARDA VE GENÇLERDE GRİP VE SU ÇİÇEĞİNE EŞLİK EDEN YÜKSEK ATEŞTE REYE SENDROMU KONUSUNDA HEKİME DANIŞILMADAN KULLANILMAMALIDIR. Hekim tarafından tavsiye edilmedikçe, hamileler ve süt veren anneler tarafından kullanılmamalıdır.

Yan Etkiler

Doza bağımlı olarak gastrointestinal hemoraji, ülserasyon, tinnitus, vertigo, geçici işitme kaybı, kanama zamanının uzaması ve nadiren lökopeni, trombositopeni, plazma demir konsantrasyonunda düşme görülebilir. Ayrıca nadir vakalarda aşırı duyarlık reaksiyonları olarak kaşıntı, ürtiker, angionörotik ödem, astma ve anaflaksi görülebilir.

Etkileşimler

Non-steroidal antiromatizmal ilaçların etkilerini ve yan etkilerini, metotreksat'ın istenmeyen etkilerini, antikoagulanların (örn. heparin ve kumarin türevleri) etkilerini ve steroidlerle birlikte alındığında gastrointestinal kanama ihtimalini arttırır. Diyabetli hastalarda kullanıldığında, insülin veya oral antidiyabetiklerin (örn. sulfonilüre) dozunun ayarlanması gerekebilir. Furosemid, spironolakton benzeri diüretiklerin ve ürikozürik ilaçların etkilerini azaltır. Salisilatlar tiroid fonksiyon testlerini etkileyebilirler.

Dozu Kullanma

Hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmemişse : Erişkinlerde günde 3 defa 1-2 tablet, tercihen yemeklerden sonra çiğnenmeden bir miktar sıvı ile yutulur. Romatizmal hastalıklarda, doz hekim tavsiyesi ile günde 4 defa 2 tablete çıkarılabilir. 9-15 yaş grubunda günde 2 veya 3 defa 1 tablet verilebilir. 7-9 yaş grubunda günde 3 defa 1/2 tablet.

7 yaşından küçük çocuklarda bunlar için uygun olan "Aspirin 100, çocuklar için" preparatını kullanınız. Doz Aşımı ve Tedavisi : Yüksek dozda alındığında baş dönmesi, kulak çınlaması, terleme, bulantı, kusma, konfüzyon, hipervantilasyon, hipertermi ve dehidratasyon gibi salisizm belirtileri görülebilir. Çok yüksek dozlarda, merkezi sinir sistemi depresyonuna bağlı olarak koma, kardiyovasküler kollaps ve solunum yetmezliği görülebilir.

Akut intoksikasyonda, %5'lik sodyum bikarbonat solüsyonu ile gastrik lavaj yapılır. Ciddi intoksikasyonlarda (örn. i.v. sodyum bikarbonat ile) kuvvetli alkali diürez sağlanmalıdır. Bazı ciddi durumlarda hemodiyaliz gerekli olabilir. Aspirin 100 : Hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmemişse : Aşağıdaki dozlar, gerektiğinde günde 3 kez tekrarlanabilir : 1-2 yaş 1/2 tablet (50 mg), 2-3 yaş 1 tablet (100 mg), 4-6 yaş 2 tablet (200 mg), 7-9 yaş 3 tablet (300 mg) 1 yaşından küçük çocuklarda kullanılmamalıdır.

Kullanım şekli : Lezzetinin iyi oluşu nedeniyle, çocuklar bu Aspirin'i emmek veya bir miktar suda eritmek suretiyle alabilirler. Tablet alındıktan sonra bir miktar su içilmelidir. Doz Aşımı ve Tedavisi : Yüksek dozda alındığında baş dönmesi, kulak çınlaması, terleme, bulantı, kusma, konfüzyon, hipervantilasyon, hipertermi ve dehidratasyon gibi salisizm belirtileri görülebilir.

Çok yüksek dozlarda, merkezi sinir sistemi depresyonuna bağlı olarak koma, kardiyavasküler kollaps ve solunum yetmezliği görülebilir. Akut intoksikasyonda, %5'lik sodyum bikarbonat solüsyonu ile gastrik lavaj yapılır. Ciddi intoksikasyonlarda (örn. i.v. sodyum bikarbonat ile) kuvvetli alkali diürez sağlanmalıdır. Bazı ciddi durumlarda hemodiyaliz gerekli olabilir. Forte : Hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmemişse : Erişkinlerde, günde 2 ila 3 kez (6 saat ara ile) 1-2 tablet tercihen yemeklerden sonra, çiğnemeden bir miktar sıvı ile yutulur.

9-15 yaş grubunda günde 2 veya 3 defa 1 tablet verilebilir. 7-9 yaş grubunda günde 3 defa ½ tablet. 7 yaşından küçük çocuklarda bunlar için uygun olan "Aspirin 100, çocuklar için" preparatını kullanınız. Doz Aşımı ve Tedavisi : Yüksek dozda alındığında baş dönmesi, kulak çınlaması, terleme, bulantı, kusma, konfüzyon, hipervantilasyon, hipertermi ve dehidratasyon gibi salisizm belirtileri görülebilir. Çok yüksek dozlarda, merkezi sinir sistemi depresyonuna bağlı olarak koma, kardiyovasküler kollaps ve solunum yetmezliği görülebilir. Akut kafein intoksikasyonuna (>1 g) bağlı olarak uykusuzluk, huzursuzluk, kusma, konvülsiyon ve/veya görsel-işitsel rahatsızlıklar ile deliryum ve taşikardinin eşlik ettiği eksitasyon görülebilir. Akut intoksikasyonda, %5'lik sodyum bikarbonat solüsyonu ile gastrik lavaj yapılır.

Ciddi intoksikasyonlarda (örn. i.v. sodyum bikarbonat ile) kuvvetli alkali diürez sağlanmalıdır. Bazı ciddi durumlarda hemodiyaliz gerekli olabilir.

BELOC ZOK 50 MG 20 TABLET

Endikasyonları

Hipertansiyon

Angina pectoris.

Sol ventriküler sistolik fonksiyon bozukluğu ile birlikte görülen stabil semptomatik kronik kalp yetmezliği.

Miyokard enfarktüsünün akut döneminden sonra ani ölüm riski ve miyokard enfarktüslerinin tekrarlanma riskinin önlenmesi

Özellikle supraventriküler taşikardi dahil olmak üzere kalp ritim bozuklukları.

Ventriküler ekstra-sistol ve atriyal fibrilasyonda ventriküler hızın azaltılması

Palpitasyonlu fonksiyonel kalp hastalıkları
Migren proflaksisi.

Kontrendikasyonları

Kardiyojenik şok. Hasta sinüs sendromu. İkinci ya da üçüncü derece atriyoventriküler blok. Stabilize olmamış dekompanse kalp yetmezliği,(pulmoner ödem, hipoperfüzyon veya hipotansiyon) ve beta reseptör agonistleri ile sürekli ya da intermitent inotropik tedavi olan hastalar. Klinik açıdan önemli bradikardi veya hipotansiyon. Akut miyokard enfarktüsü olduğu şüphelenilen hastalara, kalp hızı 45 vuruş/dakika’nın altında, P-Q aralığı 0.24 saniyenin üzerinde veya sistolik kan basıncı 100 mm Hg’nin altında olduğu sürece, metoprolol verilmemelidir. Sırtüstü yatar durumda tekrarlanan kan basıncı ölçümü 100 mm Hg’nın altında olan kalp yetmezliği hastaları tedaviye başlamadan önce dikkatle değerlendirilmelidir. Kangren tehlikesinin soz konusu olduğu ciddi periferik vasküler hastalığı. İlacın bileşimindeki maddelere veya diğer beta-blokerlere karşı aşırı duyarlılık.

Uyarılar Önlemler

Beta-blokerler ile tedavi edilen hastalara intravenöz yoldan uygulanan verapamil verilmemelidir.

Kesik topallama (intermittent claudication). İleri derecede böbrek yetmezliği. Metabolik asidoz ile birlikte görülen akut ciddi tablo. Digital preparatları ile kombine tedavi. Prinzmental angina’sı olan hastalarda angina nöbet sayısı ve şiddeti, alfa reseptörlere bağlı koroner spazm nedeniyle artabilir. Bu nedenle, prinzmental anginası olan hastalarda selektif olmayan beta blokerler kullanılmamalı, selektif beta blokerler ise dikkatli kullanılmalıdır.

Bronşiyal astım ve diğer obstrüktif akciğer hastalığı olan hipertansif hastaların tedavisi sırasında ek olarak bir bronkodilatatör tedavisi de uygulanmalıdır. Bu duruma beta2 agonist dozunun yükseltilmesi gerekebilir.

Metoprolol ile tedavi esnasında, karbohidrat metabolizmasının engellenmesi veya gizlenmiş hipoglisemi riski selektif olmayan beta- blokerlerden daha azdır.

Çok nadiren, önceden varlığı tespit edilen orta derecedeki AV-ileti bozukluğu ağırlaşabilir ( muhtemelen AV blok).

Beta blokerler olası bir anafilaktik reaksiyonun tedavisini zorlaştırır. Normal dozda verilen adrenalin her zaman istenen terapötik etkiyi göstermez. Feokromasitoması olan bir hastaya Beloc ZOK tedavisi ile birlikte bir alfa bloker de verilmelidir.

Ağır stabil semptomatik kalp yetmezliği (NYHA, fonksiyonel sınıfı IV) ile ilgili klinik araştırmaların etki/emniyet bilgisi sınırlı olduğundan bu tür hastalarda tedavi, bu alanda eğitim görmüş deneyimli hekimlerce başlatılmalıdır.

Akut miyokard enfarktüsü ve stabil olmayan angina pectoris ile birlikte görülen semptomatik kalp yetmezliği, endikasyon olarak kalp yetmezliği temel alınan bu çalışmadan çıkarılmıştır. Bu nedenle belirtilen durumların eşlik ettiği akut miyokard enfarktüsünün tedavisine ilişkin etki/emniyet bilgisi yoktur. İlacın stabil olmayan, dekompanse kalp yetmezliğinde kullanılması kontrendikedir.

Beta bloker tedavisinin aniden kesilmesi, özellikle yüksek risk altındaki hastalarda, kronik kalp yetmezliğini ağırlaştırabileceği, miyokard enfarktüs ve ölüm riskini arttırabileceğinden tehlikelidir. Mümkün olduğu takdirde, metoprolol dozu giderek azaltılmalı ve tedavi en azından iki haftada sonlandırılmalıdır. Her seferinde doz yarıya indirilerek en düşük doz olan 12,5 mg’a (25 mg’lık tabletin yarısı) ulaşılıncaya kadar azaltılmalıdır. Son doz ilacın tamamen kesilmesinden en az 4 gün önce alınmalıdır. Semptomlar belirirse, daha yavaş bir ilaç bırakma önerilir.

Ameliyattan önce anestezi uzmanı, hastanın Beloc Zok aldığı konusunda uyarılmalıdır. Ameliyat olacak hastalarda beta-bloker tedavisinin kesilmesi önerilmemektedir.

Gebelik ve Laktasyonda Kullanım

Gebelik : Gebelik kategorisi C

Beloc ZOK kullanımı gerekli olmadıkça hamilelik ve emzirme dönemlerinde verilmemelidir.

Beta blokerler fetüste, yeni doğanda ve anne sütü ile beslenen bebeklerde bradikardiye neden olabilir. Gebeliğin son üç ayında ve doğum esnasında kullanılırken bu konu gözönünde tutulmalıdır.

Laktasyon : Metoprolol anne sütüne geçer. Ancak anneye terapötik dozlarda verildiğinde süte geçen beta bloker miktarının bebekte risk oluşturma ihtimali yoktur.

Araç ve Makine Kullanmaya Etkisi
Beloc ZOK tedavisi sırasında sersemlik ve halsizlik görülebileceğinden araç ve makine kullanırken bu durum gözönünde tutulmalıdır.

CORASPIN 100 MG 30 TABLET

Endikasyonları

Antitrombotik olarak; non-stabil anjina pektoriste ve risk altındaki (hipertansif, hiperlipidemik, diyabetik veya sigara tiryakileri) hastalarda koroner trombozun önlenmesinde; miyokard reinfarktüs profilaksisinde; kardiyovasküler cerrahide özellikle aortokoroner by-pass ve arteryovenöz şantlarda post-operatif tromboz ve embolizmin önlenmesinde; geçici iskemik ataklarda ve stroke profilaksisinde endikedir.

Kontrendikasyonları

Coraspin, kanama eğiliminin arttığı patolojik durumlarda, antikoagulan (heparin, kumarin türevleri v.b.) tedavisi sırasında, glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliğinde, salisilatlara ve analjeziklere karşı aşırı hassasiyet gösterenlerde, kronik veya aktif ülseri olanlarda kullanılmamalıdır.

Uyarılar Önlemler

Hekim tarafından tavsiye edilmedikçe hamileler ve emziren anneler tarafından alınmamalıdır. Özellikle gebeliğin son üç ayında kullanılması sakıncalıdır. ÇOCUKLARDA VE GENÇLERDE GRİP VE SUÇİÇEĞİNE EŞLİK EDEN YÜKSEK ATEŞTE REYE SENDROMU KONUSUNDA HEKİME DANIŞILMADAN KULLANILMAMALIDIR.

Yan Etkileri

Mide rahatsızlığı, gastro-İntestinal gizli kan kaybında artış, nadiren aşırı hassasiyete bağlı reaksiyonlar (deri reaksiyonları, nefes darlığı) ve trombositopeni görülebilir.

Etkileşimler

Non-streoidal antiromatizmal ilaçların etkilerini ve yan etkilerini, metotreksatın istenmeyen etkilerini, antikoagulanların (örn. heparin ve kumarin türevleri) etkilerini ve steroidlerle birlikte alındığında gastro-intestinal kanama ihtimalini arttırır. Diyabetli hastalarda kullanıldığında, insulin veya oral antidiyabetiklerin dozunun ayarlanması gerekebilir. Furosemid, spironolakton benzeri diüretiklerin ve ürikozürik ilaçların etkilerini azaltır.

Dozu Kullanma

Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde: Reinfarktüs profilaksisi ve non- stabil anjina pektoriste: 1-3x1 tablet/gün Risk altındaki hastalarda koroner trombozun önlenmesinde: 1-2x1 tablet/gün Post-operatif (by-pass ve shunt) tromboz profilaksisinde: 1x1 tablet/gün Stroke profilaksisinde ve geçici iskemik ataklarda: 1-3x1 tablet/gün Kullanım şekli Coraspin 100, çiğnenmeden yarım bardak su ile yutulur. Doz Aşımı ve Tedavisi : Aşırı dozda alındığında baş dönmesi, kulak çınlaması, terleme, bulantı, kusma, konfüzyon, hipervantilasyon, hipertermi ve dehidratasyon gibi salisilizm belirtileri görülebilir. Çok yüksek dozlarda merkezi sinir sistemi depresyonuna bağlı olarak koma, kardiyovasküler kollaps ve solunum yetmezliği görülebilir. Ciddi intoksikasyonlarda kuvvetli alkali diürez sağlanmalıdır (örn. i.v. sodyum bikarbonat ile). Bazı ciddi durumlarda hemodiyaliz gerekli olabilir.

ESPOR IM 1 GR 1 FLAKON

Hücre duvarı sentezi inhibitörü sefalosporin grubu antibiyotik.
Yetişkin 6-8 saatte bir 250-1500mg.
Çocuk 25-50mg/kg/gün 3 veya 4 eşit doza bölünerek.
Gebelik kategorisi B. Anne sütüne geçer.
Kontrendikasyon; sefalosporin allerjisi.
Etkileşim; Probenesid.
Yan etkiler; Diyare, oral kandidoz, kusma, bulantı, mide krampı, iştahsızlık ve psödomembranöz kolit.
Alerjik reaksiyonlar: Anafilaksi, eozinofili, kaşıntı, ilaç ateşi, deri döküntüsü, Stevens Johnson sendromu.
Hepatik ve renal etkiler: Klinik olarak böbrek ve karaciğer yetmezliği belirtileri olmadan, ALT, AST, BUN ve alkalen fosfataz düzeyinde geçici yükselmeler gözlenmiştir.
Lokal reaksiyonlar: Enjeksiyon bölgesinde nadiren flebit görüldüğü bildirilmiştir. İntramusküler enjeksiyon bölgesinde ağrı ve endurasyon görülebilir.
Diğer reaksiyonlar: Genital ve anal kaşıntı (vulva kaşıntısı, genital monoliyaz ve vajinit dahil).

Bu sitede ve verilen linklerdeki bilgilerin eksik veya hatalı olmasından ve uygulanmasından oluşacak zararlardan site sahibi sorumlu tutulamaz. İlaç kutusunda bulunan prospektüsler daha geniş ve güncellenmiş bilgi içerirler.

Lütfen doktorunuza danışmadan hiçbir ilaç kullanmayınız !

YAZZ 24 FİLM KAPLI TABLET

SGK SUT 12.7.29. Kadın cinsiyet hormonları kullanım ilkeleri
Bu grup ilaçların bütün formlarından;
1. Östrojenler ve hormon replasman tedavisinde kullanılanlar
+ Östradiol yada konjüge östrojen ve progestojen kombinasyonları,
+ Yalnız östrojen içerenler,
+ Tibolon içerenler.
2. Progestojenler.
1 inci ve 2 inci maddede yer alan ilaçlar; Kadın hastalıkları ve doğum, iç hastalıkları, ortopedi ve travmatoloji, fiziksel tıp ve rehabilitasyon ve aile hekimliği uzman hekimlerince veya bu uzman hekimler tarafından düzenlenen uzman hekim raporuna dayanılarak tüm hekimlerce reçete edilmesi halinde bedeli ödenir.

TYLOL HOT-D 6 POŞET GRANÜL

Endikasyonları

TYLOL Süspansiyon 6 yaşa kadar olan çocuklarda, TYLOL 6 Plus Süspansiyon, 6 yaşından büyük çocuklarda hafif ve orta dereceli ağrı ve ateşin semptomatik tedavisinde kullanılır. · Grip, soğuk algınlığına bağlı vücut kırgınlığı ve ateş, · Basit baş ağrısı, · Diş ağrısı, · Aşı sonrası ateş ve ağrılar, · Bursit, nevralji, burkulma ve kas ağrıları, · Artrit ve romatizmaya bağlı ağrılar.

Kontrendikasyonları

Parasetamol, aşırı duyarlık hallerinde, ağır karaciğer ve böbrek hastalığı olanlarda kullanılmamalıdır.

Uyarılar ve Önlemler

Karaciğer, böbrek, kalp, akciğer hastalarıyla daha önce anemisi olanlarda mutlaka doktor kontrolü altında kullanılmalıdır. Hamile ve emzirenlerde doktor kontrolü altında kullanılması önerilir. Parasetamol, ağrı tedavisinde çocuklarda 5, yetişkinlerde 10 günden fazla süreyle; çocuklarda ve yetişkinlerde tekrarlayan, 3 günden fazla süren ve 39,5ºC'den yüksek ateş tedavisinde doktora danışmadan kullanılmamalıdır.

Yan Etkiler

Aşırı duyarlılık reaksionları, makülopapüler döküntüler, mide bulantısı ve ürtiker gibi yan etkiler görülebilir.

Etkileşimler

Yüksek dozda ve uzun süreli kullanımda antikoagülan ilaçların etkisini artırmaktadır.

Dozu Kullanma

TYLOL Süspansiyon, oral yoldan ve sulandırılmadan kullanılır. TYLOL Süspansiyon'u kullanmadan önce şişe çok iyi çalkalanmalıdır. Önerilen TYLOL Süspansiyon dozajı aşağıdaki şekildedir: 0-3 ay arasındakiler: 2.ayda aşı sonrası ateş görülen bebeklere 60 mg'lık bir doz uygundur. Diğer durumlarda ancak doktor önerisi ile kullanılmalıdır. 3 ay-1 yaş arasındakiler: Günde 3-4 kez 60-120 mg parasetamol, 1-6 yaş arasındakiler: Günde 3-4 kez 120-240 mg parasetamol, Önerilen TYLOL 6 PLUS Süspansiyon dozajı aşağıdaki şekildedir. 6-12 yaş arasındakiler: Günde 3-4 kez 250-500 mg parasetamol olarak kullanılır. Önerilen tedavi dozları aşılmamalıdır.

RENNIE 680 MG 48 ÇİĞNEME TABLETİ

Endikasyonları

Midede yanma, ekşime, şişkinlik, hazımsızlık, gaz oluşumu, hiperasidite, dispepsi, gastrit, ülser benzeri durumların semptomatik tedavisinde, kahve, alkol, nikotin, bazı ilaçların ve aşırı yemeğin neden olduğu sindirim bozuklukları gebelik hazımsızlığı ve sinirsel hazımsızlıklarda endikedir.

Kontrendikasyonları

Rennie, içindeki maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen hastalarda kullanılmamalıdır.

Uyarılar Önlemler

12 yaş altındaki çocuklarda kullanılmaz. Ağır renal yetmezliklerde kullanılmaz. Tetrasiklin, izoniazid ve oral antikoagülanlarta birlikte kullanılmaz. Kabızlığa neden olabilir.Uzun süre yüksek doz kullanmaktan kaçınılmalıdır

Yan Etkileri

Rennie iyi tolere edilir. Kalsiyum karbonat oral olarak çok yüksek dozlarda alındığında alkaloz, hiperkalsemi, süt alkali sendromu ve kabızlığa neden olabilir. Söz konusu yan etkiler, genellikle normal günlük dozların çok üzerine çıkıldığında oluşmaktadır.

Etkileşimleri

Tetrasiklin,izoniazid ve oral antikoagülanlarla birlikte kullanılmamalıdır.

Dozu Kullanma

Yemeklerden sonra ya da ağrı anında 2-3 kez, 1-2 tablet emilir ya da çiğnenir veya 1-2 ölçek süspansiyon içilir. Genellikle öğünlerden yaklaşık 1 saat sonra ya da ağrı olduğunda alınmalıdır.

PASSIFLORA 180 ml şurup

Endikasyonları

Huzursuzluk, endişe, adet görme ve menapoz dönemlerindeki ruhsal sıkıntı ve gerginlikler, uykusuzluk gibi şikayetlerin semptomatik tedavisinde kullanılır.

Kontrendikasyonları

Bilinen bir kontrendikasyonu yoktur.

Uyarılar Önlemler

Dikkat gerektiren makinaları kullanmak zorunda olan kişilerde ve vasıta kullananlarda ilacın oluşturacağı santral depresif etki hatırda tutulmalıdır. Hamilelerde ancak doktor tavsiyesi ile kullanılabilir.

Yan Etkileri

Passiflora'nın bilinen zararlı bir yan etkisi yoktur.

Etkileşimleri

Santral sinir sistemini deprese eden ilaçlar (alkol, barbitürat,tranklizanlar,v.b.) ile birlikte kullanımı sırasında sedatif ve hipnotik etkilerin artacağı unutulmamalıdır. Disülfiram ile beraber kullanılmamalıdır. Aspartam kullanan kişilerde idrarda tortu görülebilir (Fenilketoüri).

Dozu Kullanma

Büyüklerde;gün boyunca sakinleştirici bir etki sağlamak için yemeklerden önce 1-2 ölçek alınır.Uyku bozukluklarında ise yatmadan bir saat önce 2 ölçek içilir. Çocuklarda (3 yaşından büyük); Doktor tavsiyesine göre daha ufak dozlarda kullanılır. Bir defasında 1/2 ölçekten fazla verilmemelidir.

APRANAX FORTE 550 MG 20 TABLET

Endikasyonları

Migren profilaksisi ve akut migren krizi, nevralji, siyatalji, miyalji. Dismenorede analjezi sağlamak ve menorajide menstruel kan kaybını azaltmak amacıyla. Ağrılı dental problemler, diş çekimi sonrası görülen ağrılarda analjezik ve antienflamatuar olarak. Burkulma, gerilme gibi spor kazaları ve post-operatif ağrılarda. Bursit, tendinit, sinovit, tenosinovit, lumbago. Enfeksiyöz hastalıklarda spesifik tedaviye ilave olarak analjezik ve antipiretik amaçla. Romatoid artrit, osteoartrit, ankilozan spondilit, juvenil romatoid artrit ve akut gut tedavisinde.

Kontrendikasyonları

Naproksene aşırı duyarlılarda, Aspirin ve diğer nonsteroid antienflamatuarlara karşı astım, rinit ve ürtiker gibi allerjik reaksiyonlar gösterenlerde, aktif mide veya duodenum ülserleri, aktif gastrointestinal kanaması olan hastalarda; naproksen içeren preparatlarla birlikte ve 2 yaşın altında kullanılmamalıdır

Uyarılar Önlemler

Gastrointestinal hastalığı, kalp ,karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluğu, sodyum kısıtlaması olanlarda dikkatle kullanılmalı; trombosit agregasyonunu azaltıp, kanama zamanını uzatır; duyarlı kişilerde hipersensitivite reaksiyonları görülebilir; çok gerekmedikçe gebelikte kullanılmamalı; emzikli annelere verilmemelidir.

Yan Etkiler

Gastrointestinal, dermatolojik, kardiyovasküler ve santral sinir sistemi ile ilgili yan etkiler görülebilir.

Etkileşimler

Beta blokerlerin antihipertansif etkisini azaltabilir; hidantoin, sulfonamid ve sulfonilürelerin etkisini güçlendirebilir. Probenesid, yarılanma ömrünü artırır. Metotreksat'ın toksisitesi artabilir. Furosemid'in natriüretik etkisi inhibe olabilir.

Dozu Kullanma

Migren profilaksisinde; günde 2 kez 2 tablet veya günde 2 kez 1 fort tablet. Migren tedavisinde; muhtemel bir krizin ilk belirtisinde 3 tablet veya 1 1/2 fort tablet. Gerekirse ilk dozdan en az yarım saat sonra verilmek kaydıyla aynı gün içinde 1-2 tablet veya 1/2-1 fort tablet daha verilebilir. Jinekolojik endikasyonlarda; analjezi amacıyla başlangıçta 2 tablet veya 1 fort tablet, daha sonra 6-8 saatlik aralarla 1 tablet veya 1/2 fort tablet. Akut gutta; ilk gün 3 tablet veya 1 1/2 fort tablet, 8 saat sonra 2 tablet veya 1 fort tablet, daha sonraki günlerde 8 saatlik aralarla kriz geçinceye kadar 1 tablet veya 1/2 fort tablet. Yetişkinlerde dental problemler, post-operatif ağılar ve diğer ağrılarda; analjezik ve antipiretik amaçla başlangıçta 2 tablet veya 1 fort tablet, daha sonra 6-8 saatlik aralarla 1 tablet veya 1/2 fort tablet. Yetişkinlerde romatoid artrit, osteoartrit ve ankilozan spondilitte; başlangıç tedavisi, 12 saatlik aralarla günde 2 defa alınan 2-4 tablet veya 1-2 fort tablettir. İdame tedavisi, 12 saat aralarla alınan 2-4 tablet veya 1-2 fort tablettir. Günlük doz 1375 mg'ı aşmamalıdır. Gerektiğinde günlük doz kısa süreli olmak şartıyla 1650 mg'a kadar artırılabilir. Doz aşımı: Baş dönmesi, mide yanması, hazımsızlık, bulantı, kusma ile kendini gösterir. Mide boşaltılmalı ve bilinen destekleyici önlemler alınmalıdır. Hemodiyalizle plazma konsantrasyonu azaltılamaz

LOXİBİN 50 MG 28 TABLET

Endikasyonları

Loxibin gerek monoterapi olarak, gerekse diğer antipertansif ilaçlarla kombine şekilde hipertansiyon hastalığının tedavisinde.

Kontrendikasyonları

Tiyokolşikoside aşırı duyarlığı olanlarda, adale hipotonisinde ve gevşek paralizide kontrendikedir.
Gebeliğin 1. trimesterinde ve emziren kadınlarda kullanılmamalıdır.
Antikoagülan tedavisi altında olanlarda ve kanama problemleri olanlarda kullanımı kontrendikedir.

Uyarılar ve Önlemler

Gebelerde kullanımı

Gebelik kategorisi, C�dir. Gebelerde 1. trimesterde kullanımı kontrendikedir. Gebeliğin diğer dönemlerinde, eğer hekim, ilacın gebe kadına sağlayacağı yararın fötus üzerindeki potansiyel riskini haklı göstereceğine inanıyorsa kullanılmalıdır.

Emzirenlerde kullanımı

İlacın anne sütüne geçmesi nedeniyle laktasyon dönemi boyunca tiyokolşikosid kullanımı önerilmemektedir.

Yan Etkileri

İ.M. uygulama sonrasında nadir olarak tansiyon düşmesi, geçici bilinç bulanıklığı veya eksitasyon bildirilmiştir. Tiyokolşikoside karşı aşırı duyarlığa bağlı olarak deri belirtileri ortaya çıkabilir.

Etkileşimler

Herhangi bir etkileşim bildirilmemiştir. Ancak, benzer etkideki diğer ilaçlarla birlikte kullanıldığında dikkatli olunmalıdır.

Dozu Kullanma

Günde 2 defa 1 ampul (4 mg) İ.M. uygulanır.

Şiddetli kas kramplarında tedaviye günde 2 defa İ.M. uygulanan 1 ampul (4 mg) ile başlanır. Ampul formu ile önerilen tedavi süresi, 3-5 gündür. Gerekirse tedavi 5-7 gün, oral olarak günde 2 defa 2 tablet (8 mg) ile sürdürülür.

Fizik tedavi seanslarında hazırlık için; kas gevşetici etkinin elde edilmesi amacıyla gereken süre (İ.M. enjeksiyondan sonra 30-40 dakika) göz önünde bulundurulmalıdır.

Çocuklar

Tiyokolşikosidin çocuklarda kullanımı önerilmemektedir.

DOZ AŞIMI ve TEDAVİSİ
Doz aşımı bildirilmemiştir. Böyle durumlarda semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanır.

LARGOPEN IM/IV 500 MG 1 FLAKON

Formulü

125 mg : Amoxicillin (as trihydrate),125 mg 250 mg : Amoxicillin (as trihydrate),250 mg BID 400: Amoxicillin (as trihydrate),400 mg/5 ml

Endikasyonları

Amoksisilin'e duyarlı mikroorganizmaların etken olduğu durumlarda endikedir.

Kontrendikasyonları

Penisilin'e karşı allerjisi olanlarda kullanılmamalıdır.

Uyarılar Önlemler

Penisilin tedavisinde uygulanan ciddi ve hatta ölümle sonuçlanabilen anafilaktoid aşırı duyarlılık reaksiyonları bildirilmiştir. Bu tip reaksiyonlar özellikle birçok allerjene duyarlılığı olan kişilerde ve parenteral uygulamada oral uygulamaya göre daha sık görülür. Penisilin'e karşı duyarlılığı olan kişilerde sefalosporinlerle tedavi uygulandığında ciddi aşırı duyarlılık reaksiyonları oluşabildiği bildirilmiştir. Penisilin tedavisine başlamadan önce, penisilin, sefalosporin ve diğer allerjenlere karşı önceden duyarlılık reaksiyonu olup olmadığı iyice sorulmalıdır. Ciddi anafilaktoid reaksiyonların Adrenalin ile acil tedavisi şarttır. Endikasyona göre oksijen I.V. steroidler ve hava yolunun açık tutulması, gerekirse entübasyon uygulanmalıdır. Uzun süreli tedavide tüm güçlü ilaçlarda olduğu gibi hematopoetik sistem, böbrek karaciğer fonksiyonları belirli aralıklarla izlenmelidir. Tedavi sonrasında bakteriyel patojenler (Enterobakter, Pseudomonas) ve mantarlarla (Candida) süper enfeksiyon ihtimali unutulmamalıdır. Böyle bir durumda tedavi kesilmeli uygun tedaviye başlanmalıdır. Gebelikte güvenilirliği henüz kesinlik kazanmamıştır. Emziren Annelerde Kullanımı: Amoksisilin süte az miktarda geçer, emziren annelerde kullanıldığında bu özelliği unutulmamalıdır.

Yan Etkileri

Gastrointestinal: Bulantı, kusma, diare. Hipersensitivite Reaksiyonları: Eritematöz makülopapüler döküntüler ve ürtiker. Ürtiker ve diğer deri döküntüleri ile serum hastalığı benzeri reaksiyonlar antihistamin ve gerekirse sistemik kortikosteroid uygulaması ile kontrol altına alınabilir. Bu reaksiyonların görülmesi halinde tedavinin kesilmesi uygundur. Karaciğer: Hafif bir SGOT artışı bildirilmiş olmakla beraber klinik önemi bilinmemektedir. Kan ve Lenf Sistemleri: Anemi, trombositopeni, trombositopenik purpura, eozinofili, lökopeni ve agranülositoz bildirilmiştir. Etkeni bir virüs olan enfeksiyoz monükleozda amoksisilin kullanılmamalıdır. Amoksisilin uygulanan enfeksiyoz mononükleozlu hastalarda yüksek oranda deri döküntüsü bildirilmiştir. Santral Sinir Sistemi: Nadir olarak geçici hiperaktivite, ajitasyon, anksiyete, uykusuzluk, konfüzyon, kişilik değişiklikleri ve yorgunluk bildirilmiştir. BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Etkileşimleri

Klorpromazin diğer antikolinerjik ilaçlarla birlikte kullanıldığında, yan etki artışına (ağız kuruluğu v.b.) yol açabilir. Oral antikoagülanların etkisini azaltabilir. Alfa-adrenerjik blokaj yapabilir. Epilepsi eşiğini azaltabilir. Anti-konvülsan ilaçlar kullanan hastalarda her iki ilacın plazma düzeyi artabilir. Largactil ile birlikte kullanıldıklarında anti-hipertansif ilaçların ve santral sinir sistemi depresyonu yapıcı ilaçların (hipnotikler, trankilizanlar, anestetikler, analjezikler) etkisi artabilir. Alkollü içecekler, levodopa ve lityum tuzlarıyla birlikte kullanılmamalıdır. Fenotiazin kullanımı sırasında etkilenebilen laboratuvar testleri şunlardır: EKG sonuçları (Q ve T dalgalarında değişim yapabilir) Gonadorelin testi (fenotiazinler kandaki prolaktin yoğunluğunu artırarak gonadoreline alınan cevabı azaltabilirler.) İdrarda immünolojik gebelik testleri (yalancı pozitif ya da negatif sonuçlar verebilir). Metirapon testi (ACTH salgısını azaltabilir). İdrarda bilirubin testi (yalancı pozitif sonuç verebilir.)

Dozu Kullanma

Toplam günlük doz 750-1500 mg'dır. Çocuklarda: Etkeni streptokok, pnömokok, penisilinaz salgılayan stafilokok ve H.influenza olan üst solunum yolu enfeksiyonları, etkeni E.Coli Proteus mirabilis ve Strep. fekalis olan ürogenital sistem enfeksiyonları ve etkeni streptokoklar, pnömokoklar, penisilinaz salgılamayan Stafilokoklar ve H.influenza olan alt solunum yolu enfeksiyonlarında; 20 mg/kg gün' dür. 8 saat ara ile uygulanır. A grubu Beta hemolitik streptokoklarla oluşan enfeksiyonlarda akut romatizmal atak veya akut glomerulonefrit oluşmasını önleyebilmek için tedavi en az 10 gün sürdürülmelidir. Çocuklarda az duyarlı mikroorganizmalar tarafından oluşturulan ciddi enfeksiyonlarda doz 40 mg/kg/gün' dür. 8 saat ara ile uygulanır. Etkeni Streptokoklar, Pnömokoklar, penisilinaz salgılamayan Stafilokoklar ve H.influenzae olan alt solunum yolu enfeksiyonlarında mutad doz çocuklar için 40 mg/kg/gün' dür. 8 saat ara ile uygulanır. Bakteriyel menenjitte: Çocuklar için doz 150-200 mg/kg/gün'dür. 3-4 saatte bir eşit dozlara bölünmüş olarak uygulanır. SÜSPANSİYONUN HAZIRLANMASI: Etiket üzerindeki işaret çizgisine kadar kaynatılmış soğutulmuş (60 ml) su ilave ederek iyice çalkalayınız. Homojen dağılım sağlamak için 5 dakika dinlendiriniz. Gerekiyorsa çizgiye kadar tekrar su ilave ederek iyice çalkalayınız. Meydana gelen süspansiyonunun her ölçeğinde 125 mg amoksisilin vardır.

FAMOGAST 40 MG 30 FİLM TABLET

Formulü

Her tablette, 20 mg Famotidin ve titandioksit, kırmızı demiroksit, sarı demiroksit vardır.

Endikasyonları

- Duodenal ülserin başlangıç ve idame tedavisi - İyi huylu gastrik ülser - Patolojik gastrointestinal hipersekretuar durumlar. (Örneğin: Zollinger-Ellison sendromu, multipil endokrin adenomalar.) - Gastroözofajial reflu

Kontrendikasyonları

İlaç, famotidine karşı bilinen aşırı duyarlılığı olan hastalarda kontrendikedir.

Uyarılar Önlemler

Ciddi böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda doz ve dozaj ayarlaması yapılmalıdır. Famotidin tedavisine semptomatik cevap gastrik malinite olasılığını ortadan kaldırmaz.
18 yaşından küçük çocuklarda famotidinin etkinliği ve güvenliği konusunda yeterli çalışma yapılmamıştır. Çocuklarda hamile bayanlarda ve emzirenlerde kullanılmamalıdır.

Yan Etkileri

Famotidin genellikle iyi tolere edilir. İlaç tedavisi gören hastaların %1'inden fazlasında, ilaca bağlı olabilen aşağıda belirtilen yan etkiler ortaya çıkmaktadır.
Baş ağrısı, baş dönmesi, kabızlık, ishal. Klinik çalışmalarda famotide bağlı oldukları kesin olarak saptanmamakla birlikte nadiren aşağıdaki yan etkiler de bildirilmiştir.
Genel: Ateş, yorgunluk
Kardiovasküler : çarpıntı, A-V blok, aritmi,
Gastrointestinal : tıkanma sarılığı, karaciğer enzim anormallikleri, bulantı, kusma, iştahsızlık, ağız kuruluğu, karında rahatsızlık hissi,
Hematolojik : agranülositozis, pansitopeni, lökopeni, trombositopeni,
Aşırı duyarlılık : orbital veya fasial ödem, konjuktival konjesyon, anafilaksi, anjioödem,
Kas iskelet sistemi : artraji, kas-iskelet ağrısı,
Sinir sistemi/Psikiatrik : grandmal nöbetler, halüsinasyon, konfüzyon, ajitasyon, depresyon, sıkıntı, libido azalması, parestezi, uykusuzluk, uykuya meyil,
Solunum sistemi : bronkospazm,
Deri : alopesi, akne, kaşıntı, kuru cilt, flushing,
Diğer :kulakta çınlama, tat bozukluğu, proteinüri, bun ve serum kreatinin konsantrasyon artışları.

Etkileşimler

Famogast'ın bilinen bir ilaç etkileşmesi yoktur. Antasidlerle birlikte kullanılabilir.

Dozu Kullanma

Duodenal ülser tedavisinde başlangıçta gece yatmadan önce 40mg'lık tablet 4-8 hafta, daha sonra 20mg'lık tablet 6 ay süreyle kullanılır. Benign mide ülserinde gece yatmadan önce, 4-6 hafta kullanılan 40mg'dır.
İdame tedavisi : ülser nüksünü azaltmak amacıyla yatmadan önce 20 mg (1/2 tablet).
İyi huylu gastrik ülser: Günde 1 defa yatmadan önce 40 mg alınır. Tedavi süresi 6-8 haftadır.
Patolojik gastrointestinal hipersekretuar durumlar: Önerilen başlangıç dozu6 saatte bir 20 mg'dır. Hastanın vereceği cevaba göre dozaj ayarlaması yapılır. Tedavide günde en fazla 640 mg önerilmektedir.
Gastroözofagial reflu : Bu hastalığın semptomatik tedavisi için önerilen yetişkin dozajı günde 2 defa 20 mg'dır. Tedavi süresi 6 haftadır. Gastroözofagial reflu ile ilişkili endoskopik olarak teşhis edilmiş erozif veya ülseratif özofajitin semptomatik tedavisi için ilacın önerilen yetişkin dozajı günde 2 defa 20 mg veya günde 2 defa 40 mg'dır. Tedavi süresi ise 12 haftadır.
Renal fonksiyon bozukluğunda dozaj: Renal fonksiyon bozukuluğu derecesine bağlı olarak famogastın dozaj ayarlaması yapılır. Kreatinin klirensi 10 ml/dk altında ise hastanın cevabına bağlı olarak yatmadan önce 20 mg veya 3-4 günde bir 40 mg verilir. Bazı klinisyenler ise kreatinin klirensi 30-60 ml/dk olanlarda önerilen doğal dozun 1/4'ünü tavsiye etmektedir. DOZ AŞIMI : Bugüne kadar FAMOGAST'ın aşırı kullanımı ile ilgili bir vakaya rastlanmamıştır. Böyle bir durum sözkonusu olduğunda gastrointestinal kanaldan emilmemiş ilacın uzaklaştırılması klinik takip, destekleyici ve semptomatik tedavi uygulanır.İlaç hemodiyaliz ile uzaklaştırılamaz.

ZANTAC 300 MG 10 EFF.TABLET

Formulü

Her tablet 300 mg ranitidin (hidroklorür olarak), tatlandırıcı ve koku verici aspartam, portakal ve greyfurt esansı ve efervesan eksipiyan olarak monosodyum sitrat anhidrat ve sodyum bikarbonat içerir. Zantac 300 mg efervesan tablet 479 mg (20.8mEq) sodyum içerir.

Endikasyonları

Zantac efervesan tablet, duodenal ülser, selim gastrik ülser, steroid olmayan antienflamatuar ilaçlara bağlı ülserlerin tedavisinde, özellikle geçmişinde peptik ülser olan hastalarda steroid olmayan antienflamatuar ilaçların (aspirin dahil) neden olduğu duodenal ülserlerin profilaksisinde, Helicobacter pylori enfeksiyonu ile birlikte görülen duodenal ülser tedavisinde, ameliyat sonrası ülser, reflü özofajit tedavisinde, gastroözofageal reflü hastalığında semptomatik rahatlama sağlamak için ve Zollinger-Ellison sendromu tedavisinde, ağrı ile karakterize (epigastrik veya retrosternal) yemeklerle ilişkili veya uykuda rahatsızlık veren, fakat daha önce belirtilen durumlarla ilişkili olmayan, kronik epizodik dispepsilerde, ağır hastalarda stres ülserlerinin profilaksisinde, peptik ülserli hastalarda tekrarlayan kanamaların profilaksisinde, Mendelson sendromu profilaksisinde kullanılır.

Kontrendikasyonları

İlacın bileşimindeki maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılık halinde kullanılmamalıdır.

Uyarılar Önlemler

Ranitidin ile tedavi, mide karsinomuyla ilgili semptomları gölgeleyebileceğinden hastalığın tanısını geciktirebilir. Gastrik ülserde (ve eğer belirtiler dispepsiyi de içeriyorsa orta yaş veya üstündeki hastalarda yeni veya son zamanlarda değişme gösteren dispeptik semptomlarda), ranitidin ile tedaviye başlamadan önce malignite kuşkusu bertaraf edilmelidir.

Böbrek hastalıklarında: Ranitidin böbreklerden itrah edildiğinden ağır renal yetmezliklerde ilaç plazma düzeyleri artabilir. Dozaj, "Kullanım Şekli ve Dozu" bölümünde belirtildiği gibi ayarlanmalıdır. Peptik ülserli ve steroid olmayan antienflamatuar ilaçlarla birlikte ranitidin kullanan hastaların, özellikle yaşlı hastaların düzenli kontrolü tavsiye edilir. Zantac efervesan tabletler sodyum içerir. Sodyum alımı kısıtlanmış hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Zantac efervesan tabletler aspartam içerdiğinden fenilketonürili hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Nadiren ranitidinin akut porfirik krizleri ortaya çıkardığına dair klinik raporlar vardır. Bu nedenle ranitidin akut porfiri hikayesi olan hastalarda kullanılmaktan kaçınılmalıdır.

Gebelik ve emzirme döneminde kullanımı: Gebelik Kategorisi: B. Ranitidin plasentadan geçer ve anne sütü ile de atılır. Diğer ilaçlarda olduğu gibi hamilelerde ve emziren annelerde zorunlu olmadıkça kullanılmamalıdır.

Yan Etkileri

Aşağıdaki ifadeler istenmeyen etkilerin sınıflandırılması için kullanılmıştır: çok sık (>1/10), sık(>1/100,<1/10), sık değil (>1/1000, <1/100), seyrek (>1/10.000,<1/1000) çok seyrek (1/10.000). Advers etki sıklıkları pazarlama sonrası spontan raporlara dayanarak tahmin edilmiştir.

Kan ve lenfatik sistem bozuklukları: Çok seyrek: kan sayımı değişiklikleri (lökopeni, trombositopeni). Bunlar genellikle reversibldır. Agranülositoz veya bazen kemik iliği hipoplazisi veya kemik iliği aplazisi ile birlikte pansitopeni

İmmun sistem bozuklukları: Seyrek: aşırı duyarlılık reaksiyonları (ürtiker, anjiyonörotik ödem, ateş, bronkospazm, hipotansiyon ve göğüs ağrısı) Çok seyrek: anaflaktik şok Bu olaylar tek bir dozdan sonra rapor edilmiştir.

Psikiyatrik bozukluklar: Çok seyrek: reversibl mental konfüzyon, depresyon ve halüsinasyonlar Bunlar başlıca ağır hasta ve yaşlı hastalarda rapor edilmiştir.

Sinir sistemi bozuklukları: Çok seyrek: başağrısı(bazen şiddetli), sersemlik ve reversibl istem dışı hareket bozuklukları

Göz bozuklukları: Çok seyrek : reversibl bulanık görme Uyumda değişikliği düşündüren bulanık görme raporları vardır.

Kardiyak bozukluklar: Çok seyrek: diğer H2 reseptör antagonistlerinde olduğu gibi bradikardi ve A-V blok

Vasküler bozukluklar: Çok seyrek: vaskülit Gastrointestinal bozukluklar: Çok seyrek: akut pankreatit, diyare

Hepatobiliyer bozukluklar: Seyrek: karaciğer fonksiyon testlerinde geçici ve reversibl değişiklikler Çok seyrek: Sarılık ile birlikte veya sarılık olmaksızın hepatit (hepatoselüler, hepatokanaliküler veya karışım)

Deri ve subkutan doku bozuklukları: Seyrek: Deri döküntüsü Çok seyrek: eritem multiform, alopesi

Kas-iskelet sistemi ve bağ dokusu bozuklukları: Çok seyrek: artralji ve miyalji gibi kas-iskelet sistemi semptomları

Renal ve Üriner Bozukluklar: Çok seyrek: akut interstisyel nefrit

Üreme sistemi ve meme bozuklukları: reversibl impotans. Erkekte meme semptomları

BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Etkileşimleri


Ranitidin, standart tavsiye edilen dozlar ile ulaşılan kan düzeylerinde, hepatik sitokrom P-450’ye bağlı karışık fonksiyonlu oksijenaz enzim sistemini inhibe etmez. Bu nedenle bu enzim tarafından inaktive edilen diazepam, lignokain, fenitoin, propranolol, teofilin ve varfarin gibi ilaçların etkisini artırmaz. Ranitidin, amoksisilin ve metronidazol arasında geçimsizlik saptanmamıştır. Eğer yüksek dozda sukralfat (2g) ranitidin ile birlikte verilirse ranitidinin absorpsiyonu azalabilir. Bu etki sukralfat ranitidin alımından 2 saat sonra alınırsa görülmez.

Dozu Kullanma

(Hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde) Zantac efervesan 300mg tabletlerin yutmadan önce bir bardak su (en az 150ml) içerisinde gerekirse hafifçe karıştırılarak, tamamen çözünmesi beklenmelidir. Zantac efervesan tablet aspartam içerir. Erişkinlerde: Duodenal ülser ve selim gastrik ülser: Akut tedavi: Duodenal veya selim gastrik ülser için standart dozaj rejimi günde 2 kez 150 mg veya gece 300 mg'dır. Duodenal ülser veya selim gastrik ülser ülserde çoğu vakalarda dört hafta içinde iyileşme görülür. İlk tedavi süresinde ülseri tamamen iyileşmeyen hastalarda ikinci dört haftalık tedavi sonunda genellikle tamamen iyileşme görülür. Duodenal ülserde 4 hafta, 300mg günde 2 kez ile elde edilen iyileşme oranları, 4 hafta süre ile günde 2 kez 150mg veya 300mg gece yatarken şeklindeki dozaj rejimi ile elde edilenden yüksektir. Dozun artırılması ile istenmeyen etkilerde artış görülmez. Uzun süreli tedavi: Duodenal veya selim gastrik ülserin uzun süreli tedavisi için önerilen mutad doz gece yatarken 150mg'dır. Sigara içmek duodenal ülserlerin nüksetme hızını artırdığından bu hastalara sigarayı bırakmaları tavsiye edilmelidir. Sigarayı bırakamayan hastalarda gece alınan 300mg'lık doz, 150mg'lık dozaj rejimine göre ilave terapötik fayda sağlar. Steroid olmayan anti-enflamatuar ilaçlara bağlı peptik ülserler: Akut tedavi: Steroid olmayan antienflamatuar ilaçlarla tedaviyi takiben veya steroid olmayan antienflamatuar ilaçlarla tedavi devam ederken görülen ülserlerde günde 2 kez 150mg veya geceleri 300mg Zantac efervesan tablet ile 8-12 haftalık tedavi gerekebilir. Profilaksi: Steroid olmayan anti-enflamatuar ilaçlara bağlı duodenal ülserlerin profilaksisinde, steroid olmayan antienflamatuar ilaçlarla birlikte günde 2 kez 150mg Zantac efervesan tablet önerilir. Helicobacter pylori enfeksiyonu ile birlikte görülen duodenal ülser : Gece yatarken 300 mg veya günde 2 kez 150 mg Zantac ile oral amoksisilin günde 3 kez 750 mg ve metronidazol günde 3 kez 500 mg 2 hafta süre ile devam edilir. Tedaviye sadece Zantac ile 2 hafta daha devam edilir. Bu doz rejimi duodenal ülser nüks sıklığını anlamlı ölçüde azaltır. Ameliyat sonrası ülser: Ameliyat sonrası ülser için standart doz 150 mg günde 2 kezdir. Çoğu durumlarda 4 haftada iyileşme görülür. İlk 4 haftada tam olarak iyileşmeyen hastalar genellikle ikinci 4 haftada cevap verirler. Gastroözofageal reflü hastalığı: Akut reflü özofajit: Reflü özofajitte 8 veya gerektiğinde 12 hafta süre ile 150mg günde 2 kez veya 300mg gece uygulanır. Orta veya şiddetli özofajitte Zantac efervesan tablet dozajı 12 hafta süre ile günde 4 kez 150 mg'a artırılabilir. Uzun süreli tedavi: Reflü özofajitin uzun süreli tedavisi için önerilen yetişkin dozu günde 2 kez 150mg'dır. Gastroözofageal reflü hastalığında semptomatik rahatlama için: Gastroözofageal reflü hastalığına bağlı semptomların giderilmesinde, 2 hafta süre ile günde 2 kez 150 mg önerilir. İlk alınan cevap yetersiz olan hastalarda bu rejime 2 hafta daha devam edilebilir. Zollinger-Ellison sendromu: Başlangıç dozaj rejimi 150 mg günde 3 kezdir, fakat gerektiğinde doz artırılabilir. Günde 6g'a kadar olan dozlar iyi tolere edilmiştir. Kronik epizodik dispepsi: Kronik epizodik dispepsili hastalar için günde 2 kez 150mg'lık 6 haftalık tedavi önerilir. Tedaviye cevap vermeyen veya kısa bir süre sonra nüks görülen hastalar incelenmelidir. Ağır hastalarda stres ülserlerinden ileri gelen kanamaların profilaksisinde veya kanamalı peptik ülserli hastaların tekrarlayan kanamalarının profilaksisinde, oral beslenme başlayınca günde 2 kez 150mg Zantac efervesan tablet, ranitidin enjeksiyon ile değiştirilebilir. Mendelson sendromu profilaksisinde: Anesteziden 2 saat önce ve tercihan bir önceki akşam 150 mg'lık oral doz verilir. Alternatif olarak Zantac enjeksiyon da verilebilir. Obstetrik hastalarda doğum sırasında; 150 mg 6 saatte bir verilebilir, fakat genel anestezi gerekirse partiküler olmayan bir antasid (örneğin sodyum sitrat) ilaveten verilebilir.

Çocuklar: Çocuklardaki peptik ülser tedavisi için tavsiye edilen oral doz günde iki kez 2 mg/kg ila 4 mg/kg olup, maksimum günlük 300 mg ranitidine artırılabilir.

Böbrek yetmezliğinde dozaj: Ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda (Kreatinin klirens 50 ml/dak. dan az) yüksek plazma konsantrasyonlarına yol açan ranitidin birikmeleri olabilir. Böyle hastalarda günlük tavsiye edilen ranitidin dozu 150 mg olmalıdır. Kronik ambulatuar peritonal diyaliz uygulanan veya kronik hemodiyalizdeki hastalara ranitidin (150 mg) diyalizi hemen takiben verilmelidir.

Aşırı Dozaj Ranitidinin etkisi spesifiktir ve ilacın aşırı dozajına bağlı özel problemler beklenmez. Hekimler ilacın içeriğindeki sodyuma karşı dikkatli olmalıdır. Uygun görülen semptomatik ve destekleyici tedavi yapılmalıdır. Eğer gerekliyse, ilaç hemodiyaliz ile plazmadan uzaklaştırılabilir.

Saklama Koşulları 300 C'nin altında oda sıcaklığında saklayınız. Işıktan koruyunuz.

ÇOCUKLARIN ULAŞAMAYACAKLARI YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ.

Template by Themes Blogger